Adil bir personel alımı isteyenler soruyor: Cuma vaazları sadece vatandaşlar için mi?
Aşağıdaki yazı Haber Gönder ile memurlar.net'e iletilmiştir.
Adalet mülkün temelidir.
Allah adildir adil olanı sever. Allah kullarından adil olmalarını ister.
Ülkemizde personel alımlarından bahsedilirken hep haksızlıktan adam kayırmadan bahsedilir. İstisnaları hariç bu da doğrudur. Fakat kimse bunu kabul etmez. Bunu bir istisnası vardır. Adalet eski bakanı ????.. O hakim olarak "ülkücüleri alacak değildim ya" demek suretiyle sınavlarda adam kayırması yapıldığını itiraf etmiştir. Ancak bütün hükümetler ve bürokratlar kayırma ve iltimas olmadığından bahsetmektedirler.
657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (B) uyarınca sözleşmeli olarak istihdam edilenler düne kadar kamu idarelerinin başındakiler bu istihdam şeklini de aynı şekilde kullanmakta idiler.
Geçici işçilere kadro veren 5620 sayılı Kanunun 4. maddesi ile değiştirilmiştir. Yapılan değişirlikte daha önce kurum bazında, "Milli Savunma Bakanlığı ile Jandarma Genel Komutanlığı", şeklinde olan sınırlama "bu Kanuna tâbi kamu idarelerinde" olarak değiştirilmiştir. Bu değişiklik sonrasında madde metni şu hale gelmiştir:
"Ancak, yabancı uyrukluların; tarihi belge ve eski harflerle yazılmış arşiv kayıtlarını değerlendirenlerin mütercimlerin; tercümanların; Millî Eğitim Bakanlığında norm kadro sonucu ortaya çıkan öğretmen ihtiyacının kadrolu öğretmen istihdamıyla kapatılamaması hallerinde öğretmenlerin; dava adedinin azlığı nedeni ile kadrolu avukat istihdamının gerekli olmadığı yerlerde avukatlarını, (....)(1) kadrolu istihdamın mümkün olamadığı hallerde tabip veya uzman tabiplerin; Adli Tıp Müessesesi uzmanlarının; Devlet Konservatuvarları sanatçı öğretim üyelerinin; İstanbul Belediyesi Konservatuvarı sanatçılarının; bu Kanuna tâbi kamu idarelerinde ve dış kuruluşlarda belirli bazı hizmetlerde çalıştırılacak personelin de zorunlu hallerde sözleşme ile istihdamları caizdir."
Söz konusu düzenlemenin ardından tüm kurumlar anılan madde çerçevesinde sözleşmeli personel istihdam yarışına girmişlerdir. Bu kurumlar arasında Diyanet İşleri Başkanlığı, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü, Bayındırlık İskan Bakanlığı bulunmaktadır. Bilahere, üniversiteler de sözleşmeli personel istihdamını keşfetmişlerdir.
4/B sözleşmeli personel alım ilanları için tıklayınız.
Üniversiteler, 4/B'yi Keşfetti
"Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar" 11/06/2007 tarihli ve 2007/12251 sayılı Kararı ile eklenen ek 2 inci madde ile tamamen kaldırılmamış olmakla birlikte belirli usuller getirilmiştir. Anılan düzenleme 28/06/2007 tarih ve 26566 sayılı resmi gazetede yayımlanmış bulunmaktadır.
Kamu Kurumları, 4/B'li Personel Alırken Üç Yöntemden Birisini Uygulayacak
Anılan Esasların ek 2 inci maddesinin (C) bendinde yer alan "KPSS (B) grubu puan sırasına konulmak kaydıyla alım yapılacak her bir unvan için boş bulunan sözleşmeli personel pozisyonunun beş katına kadar aday arasından ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından yapılacak yazılı ve/veya sözlü sınav başarısı sırasına göre yapılacak yerleştirme, yöntemlerinden herhangi biri ile sözleşmeli personel istihdam edebilirler." hükmü açıkça torpile ve kayırmaya sebep olmaktadır.
Diyanet işleri başkanlığı sözleşmeli statüde binlerce imam- hatip ve kuran kursu öğreticisi istihdam etmektedir. Diyanet işleri başkanlığı söz konusu alımlarda, ek ikinci maddenin (b) bendi uyarınca KPSS(B) grubu puanları esas alınmak suretiyle bilgisayar ortamında yerleştirme yapmıştır. Söz konusu tercih takdire şayandır. İmam ve hatipler göreve başlamışlardır.
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, yaklaşık 450 personeli,
iltimasa kayırmaya açık olan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esasların
ek 2 inci maddesinin (C) bendinde yer alan hüküm çerçevesinde istihdam etmiştir.
Sınavda referansların havada uçuştu söylentileri ayyuka çıkmıştır. Sınavda başarılı
olanlar göreve başlamışlardır.
Diyanet İşleri Başkanlığı 2006-2007 öğretim yılında geçici personel statüsünde kuran kursu öğreticisi istihdam etmiştir. Konuya ilişki olarak 657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (C ) bendi hükmü uyarınca bakanlar kurulu yayımlanmıştır. 31/10/2006 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2006/11097 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile çalıştırılan kişi sayısı 2500 iken bilahare kararnamede yapılan değişiklikle bu sayı 4500 çıkartılmıştır.
4/C'li Kur'an Kursu Öğreticisi İstihdamı
2007-2008 öğretim yılı için geçici 4/C'li Kur'an Kursu Öğreticisi İstihdamı için Bakanlar Kurulu Kararı çıkartılmamıştır. Geçici Kuran kursu öğreticileri mağdur durumdadırlar. Öğretim yılı başlamış kursiyerler eğitim görmeye başlamışlar fakat eğiticilere ilişkin olarak Kararnamenin yenilenmemesi sebebiyle eğiticler maaş alamamaktadırlar.
Diyanet İşleri Başkanlığının aklı ise karışıktır. Başkanlık geçici personeli 4/B sözleşmeli personel olarak istihdam etmek istemektedir bunun içinde bir düzenleme yapmak suretiyle mevcut sistemden farklı olarak bir oldu bitti yapmak istemektedir. Fakat bunu henüz gerçekleştirememektedir.
Yapılacak işlememin hukuka aykırı olduğu ve birçok davalara konu olacağı düşünüldü. Maliye Bakanlığının da, buna karşı çıkması sebebiyle istenilen işlem gerçelştirilemedi.
Geçici personelin alımlarında bir kıstas birliği ve kriterler bulunmamaktadır. Ancak tabi ki uygulanan kriterler bulunmaktadır. Alma yetkisi olan amirlerin uyguladıkları kıstasları şu şekil sıralayabiliriz.
1-Hamil kart yakınımdır. İşe alınan hatırlı yakınlardan veya siyasilerden alınan
kartlar (millet vekili bazı partilerin il başkanları vs.)
2-Diyanet çalışanlarının a) eşleri, b)eş adayları c) çocukları, ç)torunları
d)amca çocukları e)teyze çocukları
Bir idareci ismi lazım değil göstermelik sınav yapıyor. Sınav öncesi bir geçici personel adayına "çalışanların çocukları varken sizleri mi? alalım" mealinde söz edebiliyor.
Her Cuma hutbelerde insanlara "Allahın adaleti emrettiğini" sürekli olarak söylenmektedir. Demek ki adil olacaklar sadece vatandaşlar, diyanet işleri başkanlığında çalışanlar bu hükmünden istisna!
4/(B) sözleşmeli olarak çalışan binlerce sözleşmeli personel evlerinden, eşlerinden, çocuklarından 1000 km uzata çalışmak zorunda kalmışlardır. Bunda beis yoktur bunları kendileri seçmişlerdir. İşlerini yürütebildikleri kadar devam ederler, yürütemedikleri zaman ayrılırlar, yerlerine yürütebilecek insanlar gelir ve devam ederler, hizmet aksamadan devam eder.
Diyanet İşleri Başkanlığı 4/C olarak geçici personelin mağduriyetini göz önüne
alarak bu personeli 4/B sözleşmeli personel statüsüne geçirme çabası içine girmiştir.
Bu haksız ve hukuksuz çalışma gerçekleşirse ne olacaktır?
Kur'an kursu öğreticiliği yeterlik belgesi olan ve KPSS sınavından başarılı olanlar; Konya, kayseri, Bitlis, Şırnak Tekirdağ, Artvin ve Samsun gibi illere 4/B sözleşmeli olarak yerleştirildiler.
4/C geçici statüde istidam edilen personel ise işe alınmada daha önce saydığımız fakat tasvip etmediğimiz kıstaslar devreye girmek suretiyle göreve alınmışlardır. Birçoğu KPSS sınavına bile girmemiştir. Sınava girip iyi puan alanları tenzih ederim.
"Kul hakkı ile ölenlerin kişilerin hakları ödemeden cennete giremeyecekleri" 02/11/2007 tarihinde vaaz edilen Cuma hutbesinde konu çok güzel olarak izah edilmiştir. Tabi ki anlatmak başka, uygulamak başkadır. Anlatılanlara yalnız anlatılanlar uymak zorundadır. Diyanet İşleri Başkanlığı değil!
İmam hatip lisesi mezunu, ilahiyat ön lisans mezunu ve ilahiyat mezunu olup, KPSS 2004 ve 2006 sınavlarına girmiş olan yeterlik belgesi bulunan yüz binlerce insan iş beklemektedir. Bunlar adil bir yerleştirme ve alımdan yanadırlar. Kendilerine haksızlık yapılmasın istemektedirler. Bundan daha tabi ne olabilir ki? Şimdi siz tutacaksız objektif kriteleri bir kenara bırakarak sübjektif tercihlere dayalı olarak alım yapacaksınız. Sizin teveccühünüze mazhar olmayan nitelikli tüm adayların sizin üzerinizde alacakları doğmaktadır. Bu yüz binlerin hakkını ödemek o kadar kolay değildir. Haksızlık bir kişiye yapılmamıştır, yüz binlere yapılmıştır, bu unutulmamalıdır.
Diyanet İşleri Başkanlığı en kısa zamanda, 4/C li geçici personelinin istihdamına
yeniden başlamalıdır.
Geçici personel alımında da 4/B'de olduğu gibi objektif kriterler esas alınmalıdır.
Geçici personelin, Kararname çıkartılmadığı için, vakıfla ilişkilendirilerek,
istihdam edilmesi doğru değildir.
4/C personelin 4/B pozisyona geçirilmeleri hukuki ve yasal değildir. Bu tür
bir düzenleme yargıya intikal edeceği ve bir sürü problem çıkaracağı açıktır.
Unutulmamalıdır ki yargı düzenleyici işlemi iptal ettiği gibi işleme dayalı
işlemleri de iptal etmiştir.(milli eğitim bakanlığı idareci atanma yönetmeliğine
ilişkin karara bakılabilir.)
Başkanlık hukuksuz yaptığı işler sebebiyle kişilerle muvazaalı olmaya devam
edecektir. Bu durum kurumun yargı giderleri artıracak ve kurumun görüntüsünü
bozmaktadır.