Hangisi daha avantajlı? Vergi indirimi mi, asgari geçim indirimi mi?
4 Nisan 2007 tarih ve 26483 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5615 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 2 nci maddesiyle ücretlilere vergi iadesi uygulaması kaldırılmıştır. Bunun yerine asgari geçim indirimi uygulaması getirilmiştir. Ücretliler açısından vergi indirimi uygulamasının mı yoksa asgari geçim indirimi uygulamasının mı daha avantajlı olduğu konusunda, Muhasebat Kontrolörü Abdullah Koç'un Mali Kılavuz dergisinde yayımlanan yazısını yayımlıyoruz.
Abdullah KOÇ
Muhasebat Kontrolörü
Mali Kılavuz Dergisinin 38. sayısında yayımlanmıştır.
ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ NASIL UYGULANACAK
4 Nisan 2007 tarih ve 26483 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 5615 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 2 nci maddesiyle ücretlilere vergi iadesi uygulaması kaldırılmıştır. Yapılan bu düzenleme ile ?asgari geçim indirimi? uygulamasına geçilmiştir.
Bu çalışmamızda asgari geçim indirimi uygulamasının nasıl yapılacağı, asgari geçim indirimi ile ücretlerde vergi indirimi uygulaması karşılaştırılarak ücretlilere yansımasının nasıl olacağı açıklanacak ve vergi sistemimiz üzerinde doğuracağı olası etkiler değerlendirilecektir.
I- ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ UYGULAMASI
Asgari geçim indirimi; ücretin elde edildiği takvim yılı başında geçerli olan ve sanayi kesiminde çalışan 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgarî ücretin yıllık brüt tutarının;
- mükellefin kendisi için % 50'si,
- çalışmayan ve herhangi bir geliri olmayan eşi için % 10'u,
- çocukların her biri için ayrı ayrı olmak üzere; ilk iki çocuk için % 7,5 diğer çocuklar için % 5'i olarak uygulanacak, bu hesaba göre bulunan tutar vergiden istisna tutulacaktır.
Gelir kısmî döneme ait olursa, ay kesirleri tam ay sayılacak bu süreye isabet eden indirim tutarları esas alınacaktır.
Asgarî geçim indirimi, yukarda belirtilen tutarın % 15 ile çarpılması sonucu bulanan tutarın, hesaplanan vergiden mahsup edilmesi suretiyle uygulanacaktır. Mahsup edilecek kısmın fazla olması halinde iade yapılmayacaktır.
Kanun diğer kanunlardan farklı olarak indirimin uygulamasında çocuk ve eş tabirini de açıklığa kavuşturmuştur. Buna göre ?çocuk" tabiri, mükellefle birlikte oturan veya mükellef tarafından bakılan (nafaka verilenler, evlat edinilenler ile ana veya babasını kaybetmiş torunlardan mükellefle birlikte oturanlar dâhil) 18 yaşını veya tahsilde olup 25 yaşını doldurmamış çocukları, "eş" tabiri ise, aralarında yasal evlilik bağı bulunan kişileri ifade etmektedir, şeklinde tanımlanmıştır.
İndirim tutarının tespitinde mükellefin, gelirin elde edildiği tarihteki medenî hali ve aile durumu esas alınacaktır. İndirim, yukarıdaki oranlara göre hesaplanan tutarları aşmamak kaydıyla, ücret geliri elde eden aile fertlerinden her biri için ayrı ayrı, çocuklar için eşlerden yalnızca birisinin gelirine uygulanacaktır. Boşananlar için indirim tutarının hesabında, nafakasını sağladıkları çocuk sayısı dikkate alınacaktır.
Bakanlar Kurulu, indirim konusu yapılacak toplam tutarın asgarî ücretin yıllık brüt tutarını aşmaması şartıyla yukarda belirtilen asgarî geçim indirimi oranlarını artırmaya veya kanunî oranına kadar indirmeye yetkili kılınmıştır.
Kanunda yapılan düzenlemeye göre asgari geçim indirimi, eşin çalışıp çalışmaması ve çocuk sayısına göre her ücretlinin durumuna göre farklı uygulanacaktır. Asgari geçim indiriminin bu şekilde farklılaştırılması kişilerin özel durumlarını dikkate alması açısından olumlu olmakla birlikte, uygulayıcıların bu özel durumları takipleri açısından işlerini zorlaştıracağını hatta hatalı işlemlerin ortaya çıkmasına sebep olacağını düşündürtmektedir.
II- ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİNİN VERGİ İNDİRİMİYLE KARŞILAŞTIRILMASI
Ücretliler açısından vergi indirimi uygulaması mı yoksa asgari geçim indirimi uygulaması mı daha avantajlıdır. Aşağıdaki tablolarda ücretlilerin faydalanabileceği vergi indirimi ve asgari geçim indirimini karşılaştıralım.
a- Asgari geçim indirimi uygulanması halinde;
Ücretlinin Durumu | İndirebileceği Yıllık Tutar | Yararlanacağı Yıllık Vergi İndirimi | Yararlanacağı Aylık Vergi İndirimi |
Bekar | 3.442,50 | 516,37 | 43,03 |
Evli ve eşi çalışmayan | 4.131,00 | 619,65 | 51,64 |
Evli ve eşi çalışmayan 1 çocuklu | 4.647,37 | 697,11 | 58,09 |
Evli ve eşi çalışmayan 2 çocuklu | 5.163,74 | 774,56 | 64,54 |
Evli ve eşi çalışmayan 3 çocuklu | 5.507,99 | 826,19 | 68,85 |
Evli ve eşi çalışmayan 4 çocuklu | 5.852,24 | 877,84 | 73,15 |
Not: 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgarî ücretin yıllık brüt tutarı 6.885,00 YTL'dir. 01.01.2007-01.07.2007 tarihleri arasında aylık 562,50 YTL ve 01.07.2007-31.12.2007 tarihleri arasında aylık 585,00 YTL olarak belirlenmiştir.
Asgari geçim indirimi uygulamasında, asgari ücretle çalışan ücretlilerin brüt asgari ücretleri üzerinden vergiye tabi olmayan işçi sigorta payı ayrılmasından dolayı vergi matrahları daha düşük olacağından, yukardaki tutarlar asgari ücretliye daha az bir tutarda yansımaktadır.
b- Vergi indiriminin uygulanması halinde;
Yürürlükten kaldırılan ücretlilerde vergi indirimi uygulaması Gelir Vergisi Kanunun Mükerrer 121 inci maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre gerçek ücretlerin vergilendirilmesinde, mükellefin kendisi, eşi ve çocukları ile ilgili eğitim, sağlık, gıda, giyim ve ikamet edilen konuta ait kira harcamalarının yıllık toplam tutarının belirli bir tutarına isabet eden vergi tutarı, ücretlinin ertesi yılda ödeyeceği gelir vergisinden mahsup edilir veya işverenler aracılığı ile kendisine nakden iade edilir. Kanunun bu maddesine istinaden hazırlanan 259 Seri Numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliği ile 2007 yılı için belirlenen tutarlar aşağıda gösterilmiştir.
- 3.800 Yeni Türk Lirasına kadar % 8'i
- 7.700 Yeni Türk Lirasının 3.800 Yeni Türk Lirası için % 8'i, aşan kısmı için % 6'sı
- 7.700 Yeni Türk Lirasından fazlasının, 7.700 Yeni Türk Lirası için % 7'si, aşan kısmı için % 4'ü.
İadeden yararlanabilmek için, harcamaların Türkiye'de yapılması, gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel kişilerden alınan belgelerle tevsik edilmesi ve bu belgelerin işverene verilmesi şarttır. Mahsup hakkı kazanılan tutarın hesaplanmasında dikkate alınan harcama tutarı, vergi matrahının toplamını geçemez.
Aşağıdaki tabloda belge tutarına göre yıllık ve aylık vergi indirimi tutarları gösterilmiştir.
Verdiği Yıllık Belge Tutarı | Yararlanacağı Yıllık Vergi İndirimi | Yararlanacağı Aylık Vergi İndirimi |
6.000 | 436,00 | 36,33 |
7.000 | 496,00 | 41,33 |
8.000 | 551,00 | 45,92 |
10.000 | 631,00 | 52,58 |
12.000 | 711,00 | 59,25 |
15.000 | 831,00 | 69,25 |
20.000 | 1.031,00 | 85,92 |
30.000 | 1.431,00 | 119,25 |
Kısaca değerlendirmek gerekirse;
Vergi indirimi uygulamasında ücretlilerin zati durumları dikkate alınmamakta buna karşın asgari geçim indiriminde kişilerin özel durumları önem kazanmaktadır.
Asgari geçim indirimi kişilerin özel durumları hariç olmak üzere sabit bir uygulama iken, vergi indirimi uygulaması yılı içerisinde kişilerin kazançlarına ve ücretlinin indirime konu olabilecek belgelendirilen harcama tutarlarına göre kişiden kişiye değişiklik göstermektedir.
Asgari geçim indirimi düşük ücretliyi olumlu etkilerken, ücretlilerde vergi indirimi yüksek ücretliyi olumsuz etkilemektedir.
III- ASGARİ GEÇİM İNDİRİMİ UYGULAMASININ DEĞERLENDİRİLMESİ
1- 28.03.2007 tarihinde kabul edilen 5615 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 04.04.2007 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmıştır. Ancak asgari geçim indiriminin uygulamasını kabul eden 2'nci maddenin yürürlüğü 01.01.2008 tarihinden itibaren elde edilecek gelirlere uygulanmak üzere yayım tarihinde yürürlüğü girmiştir. Asgari geçim indirimi uygulaması, kanunların geçmişe uygulanmaması ilkesinin aksine geçmişe yönelik olarak yürürlüğe girmiştir.
2- Vergi indirimini düzenleyen Gelir Vergisi Kanunun Mükerrer 121'inci maddesi 5615 sayılı Kanunun 31'nci maddesi ile 01.01.2007 tarihinden geçerli olmak üzere 04.04.2007 tarihinde yürürlükten kaldırılmıştır. Vergi indirimini düzenleyen mükerrer 121'inci madde yürürlükte olsaydı, 2007 yılında yapılan harcamalara ait vergi indirimi 2008 yılındaki ücretlere uygulanarak hak sahiplerine iade işlemi yapılacaktı. 2008'de asgari geçim indirimi uygulamasının yürürlüğe girmesi ile 2007 yılında yapılan harcamaların iadesi bir anlamda yapıldığından çalışanlar açısından hak kaybı olmayacaktır. Ancak, 2007 yılında işten ayrılan yahut emekli olanların işten ayrıldıkları tarihe kadar ki yaptıkları harcamalar nedeniyle vergi indiriminin yürürlükten kalkması, asgari geçim indiriminin de yürürlüğe girmemesi nedeniyle ücretlilere her hangi bir iade yapılmayacaktır. Diğer bir deyişle Kanunun bu şekilde yasalaşmasından dolayı 2007 yılında işten ayrılan yahut emekli olanların işten ayrıldıkları tarihe kadar ki yaptıkları harcamalar nedeniyle 2007 yılında elde edilen ücretlerin vergi iadesi iade edilmeyecektir. Bu durum 2007 yılında işten ayrılanlar açısından hak kaybına neden olacaktır.
3- Asgari geçim indirimi uygulamasından özel sektörde asgari ücretle çalışan ve net ücret üzerinden anlaşan büyük bir işçi çoğunluğu yararlanamayacaktır. Çünkü, Türkiye'de işçilerin büyük bir çoğunluğu net ücret üzerinden anlaşarak işe kabul edilmektedir. Aksi durumda işçiler ya işe alınmamakta, alınmışsa da bir sonraki aşamada böyle bir pazarlığa girişmesi söz konusu olması durumunda derhal işine son verilmektedir. Fiili durum budur. Bu nedenle, ücretlerini brüt ücret üzerinden değil de net ücret üzerinden anlaşan özel sektörde çalışan işçiler açısından vergi indiriminin kalkması aleyhlerine bir durum olarak karşımıza çıkacaktır.
4- Vergi indirimi uygulamasının kaldırılması, ücretlilerce angarya olarak görülen fiş toplama ve her yılbaşında vergi iade zarflarının doldurulması uygulamasını ortadan kaldırmaktadır. Bu durum Türk Vergi Sistemimizde uzun yıllardır oturtulmaya çalışılan belge düzenin yerleştirilmesi uygulamasına büyük zararlar verecektir. Çünkü fiş almak, ücretli açısından düşüncesel bazda kendi geliri üzerinde doğrudan artırıcı bir etki yaratmayacağından! angarya olacak, hatta bu durum alıcı-satıcı arasında eskiden olduğu gibi farklı pazarlıkların ortaya çıkmasına sebep olabilecektir.. Bu hususun gözden kaçırılmış olması vergi sistemimizde kayıp ve kaçakları artıracaktır.