Arel Üniversitesi öğretim elemanı kadrosunu kazanan adayları mağdur ediyor

İstanbul Arel Üniversitesi, öğretim elemanı kadrolarını kazanan ve sözleşme imzalattığı adayları aylardır başlatmayarak mağdur ediyor!

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 17 Aralık 2020 11:01, Son Güncelleme : 17 Aralık 2020 11:02
Arel Üniversitesi öğretim elemanı kadrosunu kazanan adayları mağdur ediyor

İstanbul'da bulunan Vakıf Üniversitelerinden İstanbul Arel Üniversitesi, akademik birimlerine 18 Haziran 2020 tarihli Resmi Gazete'de farklı akademik birimlerin ihtiyacını karşılamak üzere 23 öğretim görevlisi ve araştırma görevlisi kadrosu ilan etmiştir. Söz konusu kadrolara yapılan başvurular sonucunda ön değerlendirme sonuçları ve sınava girecek adaylar 10 Temmuz 2020 tarihinde duyurulmuştur. Pandemi süreci içerisinde adaylar zorlu koşullar içerisinde yazılı sınava girmiş ve kazanan adaylar 17 Temmuz 2020 tarihinde açıklanmıştır.

Bunun üzerine, kazanan adaylar 7 Ağustos 2020 tarihinde sözleşme imzalamak ve 10 Ağustos tarihinde işbaşı yapmak üzere üniversiteye çağırılmıştır. 7 Ağustos 2020 günü sözleşme imzalamaya giden adaylar işbaşı tarihinin 24 Ağustos 2020 gününe ertelendiğini öğrenmiş ve devamında ise 24 Ağustos 2020 günü sözleşme imzalanma aşaması tamamlanmıştır. Hatta, sözleşme imzalanma sırasında kazanan adaylara üniversite personeli olduklarına dair okul kimlik kartları teslim edilmiştir.

Daha sonra ise İstanbul Arel Üniversitesi tarafından 17 Ağustos 2020 tarihinde kazanan adaylar tekrar aranarak bu defa işbaşı tarihinin 19 Ekim 2020 ye ertelendiği söylenmiştir. Bu erteleme haberi gelene kadar geçen 10 günlük sürede, kazanan adaylar üniversiteyle yapılan sözleşmeye güvenerek İstanbul gibi bir ilde bir senelik ev kontratı imzalamış, eşya almış ve bir sürü borcun altına girmiştir.

Aradan geçen süre içerisinde 19 Ekim 2020 tarihinde kazanan adaylar dört gözle işbaşı yapmayı umarken 16 Ekim 2020 tarihinde Arel Üniversitesi yetkilileri tarafından işbaşının süresinin belli olmayacak şekilde ertelendiğini bildirmişlerdir. Bu keyfi kararların sonucunda İstanbul Arel Üniversitesi açık bir şekilde kişileri mağdur etmiştir.

Bilindiği üzere, 15 Aralık 2020 günlü ve 31335 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan vakıf yükseköğretim kurumlarında görevli öğretim elemanlarının statüleri hakkında Uyuşmazlık Mahkemesine ait Kararda, kanunla kurulma ve kamu tüzel kişiliğine sahip olmanın yanı sıra, Devlet Üniversitelerinde olduğu gibi Vakıf Üniversitelerinin de Anayasal güvence altına alınmış olan "Bilimsel Özerkliğe" sahip olduğu, üniversitelerde bilimsel özerklik ilkesi benimsenirken güdülen amacın, yükseköğretimin çeşitli siyasal çevre ve baskı grupları ile düşünce kümelerinin etkisinin dışında tutarak, bilimsel amaç, hedefler ve gereksinimlerine bağlı olmalarını sağlamak olduğu ifade edilmiştir.

Kararın devamında sürekli ve düzenli nitelikteki kamu hizmetinde çalıştırdığı vakıf yükseköğretim kurumu öğretim elemanlarının; statüsü, göreve alınması, hak ve yetkileri gözetildiğinde, İdare Hukuku kapsamında bir kamu personeli olduğunun açık olduğu belirtilmiştir.

Yukarıda kronolojik olarak sıraladığımız işlemde ortada bir İş Sözleşmesi ve idare tarafından verilmiş bir kimlik kartı olmasına rağmen İyi Yönetim İlkeleri bir kenara atılarak kişilerin mağdur edildikleri bir gerçektir. Bilindiği üzere idarelerde yürütülen işlemlerde her şey açık bir yerde yazmadığı durumlarda mukayese yolu ile işlem tesis edilmekte yargı mercileri de bunu zaman zaman kararlarında mukayese yoluna da başvurmaktadır. Bu kapsamda İstanbul'da bulunan Üniversitelerden İstanbul Üniversitesi Hizmet Envanteri ve Standardı Tablosunu incelediğimizde 29.sıradaki Açıktan Atama işleminin yaklaşık tamamlanma süresinin 7 gün olarak, İstanbul Teknik Üniversitesi Hizmet Envanteri Tablosunu incelediğimizde de Başvuru Değerlendirme ve Atama İşlemleri süresinin 3 ay olarak hesaplandığını, Marmara Üniversitesi Hizmet Envanterinde ise Açıktan Atama hizmetinin 1 hafta içinde tamamlandığını görüyoruz.

Görüldüğü üzere genel olarak başvuru değerlendirme ve diğer atama süreçlerini de işin içine kattığımızda bu süre yaklaşık 60-90 gün arasında değişkenlik gösterdiği değerlendirilebilir. Ama ortada söz konusu ilanın 18 Haziran tarihinde yayımlanması ve adayların 7 Ağustos tarihinde çağırılarak bir iş akdi oluşmuş durum varken halen kişilerin başlatılmayarak mağdur edilmesinde ve edilmeye devam edilmesinde hiçbir iyi yönetim ilkesi olmadığını düşünüyoruz.

İstanbul Arel Üniversitesi tarafından aylardır başlamayı bekletilen, İstanbul gibi bir ilde yüksek kiralar ödeyerek çalışmak için üniversitenin kararını bekleyen adayların, yukarıda yer verdiğimiz Uyuşmazlık Mahkemesinin kararını da dikkate alarak bu durumu İdari Yargıda dava etmelerinin faydalı olacağını düşünüyoruz.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber