Maarif müfettişleri sendikasından düzenlemeye tepki
Maarif müfettişlerinin kurduğu TEM SEN adlı sendika 5 Temmuz 2021 tarihinde CBK ile yapılan düzenlemeye tepki gösterdi.
TEM SEN, 5 Temmuz 2021 tarihinde Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile yapılan ve taşrada eğitim müfettişi ve müfettiş yardımcılarının istihdamına imkan sağlayan düzenlemeye tepki gösterdi
İşte TEM SEN'in açıklaması:
Milli Eğitim Bakanlığında son on yılda bir iki yıl arayla yapılan yasal düzenlemeler Teftiş Sistemini alabora etmişti. Milli Eğitim Bakanlığında teftiş sisteminin değişmesine, gelişmesine, iyileşmesine istikrarlı ve etkin bir teftiş sisteminin oluşmasına, teftiş ve rehberlik hizmetlerindeki aksamaların giderilerek eğitim ve öğretimde nitelik sorunlarının ortadan kaldırılmasına, mevcut Müfettiş kadrolarının verimli değerlendirilmesine, dengeli dağılımına, katkı sağlayacak, eğitim paydaşlarının değişen talep ve beklentilerini dikkate alan yeni bir yasal düzenleme yapılmasını beklerken;
05.07.2021 Tarih ve 78 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı
Kararnamesinde Değişiklik Yapılmasına Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile
"MADDE 1- 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin
320 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki
bent eklenmiş ve sonraki bent buna göre teselsül ettirilmiştir.
"e) Eğitim müfettişlerinin çalışmalarının koordinasyonu ile rehberlik ve denetim
hizmetlerinin yürütülmesinde bütünlüğü sağlamak,"
MADDE 2- 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 327 nci maddesine aşağıdaki
fıkra eklenmiştir.
"(3) İl milli eğitim müdürlüklerinde, her derece ve türdeki örgün ve yaygın
eğitim kurumlarının rehberlik, işbaşında yetiştirme, denetim, değerlendirme,
inceleme, araştırma ve soruşturma hizmetlerini yürütmek üzere 375 sayılı Kanun
Hükmünde Kararnamenin ek 24 üncü maddesi uyarınca eğitim müfettişi ve eğitim
müfettiş yardımcısı istihdam edilebilir. Eğitim müfettişi ve eğitim müfettiş
yardımcısı, mali ve sosyal hak ve yardımlar ile diğer özlük hakları bakımından
375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 30 uncu maddesi uyarınca maarif müfettişi
ve maarif müfettiş yardımcısına denktir."
MADDE 3- Bu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 4- Bu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür."
şeklinde bir düzenleme yapıldı.
Bu düzenleme o kadar çok belirsizlik içermektedir ki belirsizliğe yönelik yapılacak her açıklama soru sormaktan öteye gidemeyecektir. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde kanunlarda olduğu gibi gerekçeye yer verilmiş olsaydı niyet okuyuculuktan hepimiz arınmış olacaktık. Düzenlemeye ilişkin bir yaklaşım geliştirebilmek, toplam 89 sözcükten ibaret kararname yönünden mümkün değildir. Bu sebeple düzenlemeyi "belirli" hale getireceğini ümit ettiğimiz ya yeni bir düzenleme ya da kararnameyi açıklayan yönetmeliği beklemek zorunlu hale gelmiştir.
Yeni bir düzenleme vazedilinceye ya da kararnameyi açıklayan yönetmelik tesis edilinceye kadar aşağıdaki hususları Tarih Baba'nın, Devlet Ana'nın derin belleğine emanet etmek gerekmiştir.
Bilim yansız değil yanlıdır. Bilimin yan'ı insandır, insanlıktır. Ama bilim öfkesizdir ve öfkenin de bilimi yoktur. "Yeni Düzenleme" ye eğitim bilimin hukuk biliminin ışığında bakıldığında dahi böylesi bir düzenlemeyi nasıl bir ister'in, nasıl bir gereksinimin karşılığı olarak nitelemek gerektiği hususu hepimize meçhuldür. Sahi bu düzenleme neden yapılmıştır? Teftiş sistemi bir bütün olarak kavranmadan, teftiş sistemine bütünlüklü bir yaklaşımla bakılmadan yeni görev tanımları, yeni unvanlar, yeni terimler ile teftiş sistemine ait sorunların çözüleceğini düşünmek diğer bir ifade ile eğitimde niteliği yakalamayı düşünmek mümkün değildir. Nitekim son on yıllık yasama ve yönetsel tasarruf portresi ile yargısal gerçeklik düzeyinde saptanan hususlar bunun somut göstergesidir. Görülen odur ki yapılan bu düzenleme ile teftiş sisteminin sorunlarının çözümü, benimsenmemiştir. Yıllardır alınan kararlar ve uygulamalar nedeniyle mağdur edilen bu mağduriyetleri yargı mercilerince de tescillenen Maarif Müfettislerine yapılan haksızlıklar yine giderilmemişti