Televizyon kapatma kampanyası başlıyor
Tüketiciler Birliğince düzenlenen ''Televizyonu Kapa/Yaşamı Aç-Turn Off TV/Turn On Life'' kampanyası yarın başlayacak.
''Televizyonu Kapa/Yaşamı Aç'' kampanyası Türkiye Koordinatörü Hatice Saadet Kalyoncu, kampanya hakkında bilgi vermek için Taksim Gezi Parkı'nda basın toplantısı düzenledi.
Televizyonun aslında bir bilgilenme ve eğlenme aracı olduğunu belirterek, yapılan araştırmaların, insanların zamanlarının çok ciddi bir bölümünü televizyon karşısında geçirdiğini ortaya koyduğunu söyleyen Kalyoncu, 1995 yılından bu yana 65 ülkede gerçekleştirilen kampanyayı, 2002 yılından bu yana Türkiye'de Tüketiciler Birliğinin desteğiyle her yıl yürütmeye çalıştıklarını söyledi.
Bu yıl kampanya çerçevesinde, bir hafta boyunca televizyon programlarına alternatif programlar gerçekleştireceklerini ve televizyonsuz bir yaşamın mümkün olabildiğini göstereceklerini ifade eden Kalyoncu, yarın başlayacak kampanyanın ilk gününde dost meclislerinde birbirlerine şiir okuyacaklarını kaydetti.
İkinci gün sinema veya tiyatroya gideceklerini, üçüncü gün çocuklarla birlikte sivil toplum örgütlerini ziyaret edeceklerini belirten Kalyoncu, perşembe günü spor yapacaklarını, cuma günü ise dostlarının kapılarını çalarak ev ziyaretleri gerçekleştireceklerini anlattı.
Kampanyanın altıncı gününde Darülaceze'yi ziyaret edeceklerini, son gün ise piknik düzenleyeceklerini ifade eden Kalyoncu, şunları kaydetti:
''Televizyonu tamamen hayatımızdan çıkarmak gibi bir gayemiz yok. Daha bilinçli ve doğru seçimlerle zamanı daha iyi değerlendirmek, onunla birlikte yaşamak istiyoruz. Bir hafta boyunca televizyonlarımızı kapatıyoruz, kendi gözlerimizi açıyor ve hayata daha farklı bakmaya çalışıyoruz.''
Toplantıya katılan tiyatro sanatçısı Ulvi Alacakaptan da televizyonun iletişim aracı olarak görüldüğünü, ancak gerçek iletişimin yüz yüzü yapıldığını ifade etti.
Alacakaptan, televizyon, internet ve telefonunun, insanlar arasındaki gerçek iletişimi ortadan kaldırdığını savunarak, insanların artık aşkı da siyaseti de korkuyu da her şeyi televizyonunun gösterdiği kadar bildiklerini söyledi.
Hayatı birebir yaşayamayan insanların, sanal insanlarla, sanal dizilerle özdeşleşip hayatı yakalamaya çalıştıklarını ifade eden Alacakaptan, ''Bu acayip bir kandırmaca. Buna karşı koymak mümkün mü, pek değil. Çünkü bu eylemin bile etkili olabilmesi için televizyonlarda gösterilmesi gerekiyor. Böyle bir çelişki var'' diye konuştu.