Yemek yardımının prime esas kazanca dahil edilmesiyle ilgili önemli karar
5510 sayılı Kanun'da açıkça prime esas kazanç hesabında dikkate alınmayacağı belirtilen ayni yardım kapsamında kalan üçüncü kişilere nakden veya yemek kuponu, yemek kartı, yemek çeki vb. araçlarla ödenerek sağlanan yemek yardımlarının kısmen prime esas kazanca dahil edilmesi yolundaki düzenlemeleri iptal etti.
Ayni yardım nedir?
Dolayısıyla, ayni yardım kavramının tanımı, uyuşmazlığın çözümü bakımından önem
arz etmektedir.
Doktrinde ve Yargıtay kararlarında belirtildiği üzere, "ayni yardım",
sosyal veya kişisel bir ihtiyacın karşılanması için yapılmakta olup, işçinin
işverene sunduğu emeğin karşılığı olan ücret ya da sair yan ödemeler kapsamında
yer almayan sosyal amaçlı ödemelerdir. Bu nedenle, işçi tarafından ayni yardımın,
verilme amacı dışında, nakit ya da nakit yerine geçmek üzere bir ödeme aracı
olarak kullanılamaması, bu koşulları sağlamayan yardımların "nakdi yardım
veya ödeme" kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
2022/22 sayılı, "Yemek Bedeli" konulu Genelge'nin 2.1.2 ve 2.1.4.
maddeleri hukuka aykırı bulundu
Dava konusu Yönetmelik kuralı ile Genelgenin dava konusu 2.1.2 maddesinde, işverence
sigortalılara işyeri ve müştemilatı dışında kalan yerlerde verilecek ve bedeli
3. kişilere ödenecek yemekler için yapılan ödemenin Kurumca belirlenen tutarı
aşan kısmının prime esas kazanca tabi olacağı düzenlenmek suretiyle esasen "ayni
yardım" kapsamında yer alan söz konusu yemek yardımının bir kısmının Kanun'a
aykırı olarak prime esas kazanca dahil edildiği görülmektedir.
Bu nedenle, anılan kapsamdaki ayni yemek yardımlarını nakdi yardım olarak niteleyen dava konusu Yönetmelik kuralı ile Genelgenin dava konusu 2.1.2 maddesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
İşverenin sigortalıya işyeri veya müştemilatı dışında, 3. kişilere ait restoran ve bunun gibi yerlerde yemek vermesi ve söz konusu yemek bedelini sigortalıya yemek kartı/çeki/kuponu gibi araçlarla ödemesi halinde, ikili bir ayrıma gitmek gerekmektedir.
Buna göre, yemek kartı/çeki/kuponunun, yemek bedelinin ödenmesi dışında hiçbir mecrada ve - nakit ya da nakit yerine geçecek şekilde- başka hiçbir amaçla kullanılamaması halinde, bahse konu yemek yardımının sosyal yardım niteliğini koruması ve işçiye emeği karşılığı verilen ücret ya da yan ödemeler vasfını taşımaması nedeniyle "ayni yardım" kapsamında değerlendirilerek yemek kartı/çeki/kuponuna yüklenen tutarın prime esas kazanca dahil edilmemesi gerekecektir.
Ancak yemek kartı/çeki/kuponunun, yemek bedelinin ödenmesi dışında başka mecralarda ve yemek bedeli ödeme dışında -nakit ya da nakit yerine geçecek şekilde- başka amaçlarla kullanılması halinde, bahse konu yemek yardımının "nakdi yardım" kapsamında değerlendirilmesi ve davalı Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek kısmının (Kurum Yönetim Kurulunun 17/11/2022 tarihli ve 2022/323 sayılı kararıyla günlük brüt asgari ücretin % 23,65'inin) prime esas kazanca tabi tutulmaması, bu tutarı aşan kısmının ise sigorta primine tabi olması gerekecektir.
2022/22 sayılı Genelgenin dava konusu 2.1.4 maddesine gelince; Genelgenin 2.1.5.1
maddesiyle yemek kartı/çeki/kuponuna yüklenen bedellerin sigorta priminden istisna
olması için yalnızca yemek bedeli ödemesi amacıyla kullanılması gerektiği açıkça
düzenlenmiş olmasına, dolayısıyla dava konusu 2.1.4 maddesinde işverence sigortalıya
işyeri veya müştemilatı dışında 3. kişilere ait restoran ve bunun gibi yerlerde
verilen yemeklerin bedellerinin yüklendiği yemek kartı/çeki/kuponunun yalnızca
yemek bedeli ödemede kullanılacağı kabul edilmiş olmasına rağmen, anılan şekilde
yapılan yemek bedeli ödemesi ayni yardım kapsamında ele alınması gerekirken
nakdi yardım olarak değerlendirilmiş ve bu ödemenin davalı Kurumca belirlenen
tutarı aşan kısmı prime esas kazanca dahil edilmiştir.
Bu nedenle, anılan kapsamdaki ayni yemek yardımlarını nakdi yardım olarak niteleyen dava konusu Yönetmelik kuralı ile Genelgenin dava konusu 2.1.4 maddesinde de hukuka uyarlık görülmemiştir.
T.C.
DANIŞTAY
ONUNCU DAİRE
Esas No: 2023/170
Karar No: 2024/1853
DAVANIN KONUSU:
12/05/2010 tarihli ve 27579 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sosyal Sigorta
İşlemleri Yönetmeliği'nin, 11/11/2022 tarihli ve 32010 sayılı Resmi Gazete'de
yayımlanan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair
Yönetmeliğin 1. maddesi ile değiştirilen 97. maddesinin 7. fıkrasının (a) bendinin
ve bu düzenlemeye dayanılarak Sosyal Güvenlik Kurumu Sigorta Primleri Genel
Müdürlüğü tarafından yayımlanan 02/12/2022 tarihli, 2022/22 sayılı, "Yemek
Bedeli" konulu Genelge'nin 2.1.2 ve 2.1.4. maddelerinin iptali istenilmektedir.
DAVACININ_İDDİALARI:
Davacı tarafından; yemek kartı sektörünü temsil etmek üzere yemek kartı şirketleri
ve sektörde çalışanlar tarafından kurulmuş bir dernek olduğu, amaç ve faaliyetleri
arasında, kamu kurumları ve yerel merciler nezdinde yemek kartı sektörünü temsil
etmenin, yemek kartını tanıtmanın, yemek kartı faaliyetlerinin dayanağını oluşturan
her türlü mevzuatın günün ihtiyaçlarına göre şekillenmesini sağlayacak çalışmalarda
bulunmanın, sektörün görünümünü sürekli takip ederek iyileştirmenin, toplumun
sağlıklı beslenmesi ile ilgili faaliyetlere dahil olmanın bulunduğu, davaya
konu Yönetmelik ve ilgili Genelge hükümlerinin yemek kartı sektörünü de etkilemesi
karşısında, huzurdaki davayı açmakta hukuki menfaatinin, dolayısıyla sübjektif
dava ehliyetinin olduğu; esasa ilişkin olarak, dava konusu düzenlemelerin kanuna
aykırı olarak gerçekleştirildiği, amacını aşan bu düzenlemelerle birlikte bu
güne kadar ayni olarak kabul edilen ve sosyal yardım amacı taşıyan yemek yardımına
prim yükü getirildiği, böylece işveren için ilave prim maliyeti yüklendiği gibi,
çalışan işçi bakımından da en temel sosyal hak olan yemek yardımını daraltacak
bir süreç başlatıldığı, 5510 sayılı Kanun'da ayni yardımların açıkça prime esas
kazançtan muaf tutulduğu, Kanun'un bu açık hükmünün aksine daha alt seviyedeki
yönetmelik ve genelge ile düzenleme getirilerek ayni yardımların prime esas
kazanca tabi tutulmasının normlar hiyerarşisine aykırı olduğu, esasen sosyal
bir yardım olarak yemeğin fatura karşılığı veya yemek çeki/kartı vasıtasıyla
sağlanmasının, yemeğin iş yerinde veya dışarda yenmesinin, yemeğin ayni yardım
ve sosyal yardım niteliğini değiştirmeyeceği, yerleşik Yargıtay kararlarının
da bu yönde olduğu, hal böyleyken yapılan düzenlemeler ile Kanun'un açık hükmüne
ve yargı kararlarına aykırı olacak şekilde yemek yardımının ayni veya nakdi
olmasına göre değil, yemeğin nerede yenildiğine göre bir ayrıma gidildiği, yani
Yasada olmayan bir düzenlemenin, yönetmelik ve genelgeyle getirilmek istendiği,
ancak normlar hiyerarşisi gereği, alt basamaktaki normun, üst basamaktaki norma
uygun olmak zorunda olduğu dikkate alındığında dava konusu edilen Yönetmelik
değişikliği ile bu Yönetmelik değişikliğine dayanılarak düzenlenen 2022/22 sayılı
Genelgenin 2.1.2 ve 2.1.4 madde hükümlerinin normlar hiyerarşisine aykırı olduğu
ve bu nedenle iptal edilmesi gerektiği, dava konusu düzenleme ile işveren, çalışan
ve yemek hizmeti sağlayıcıları (lokanta, restoranlar) bakımından eşitsizlik
yaratıldığı ve çalışma barışının bozulmasına neden olunduğu, zira iş yerinde
yemek veren işveren, yemek hizmeti için ödediği bedel nedeniyle herhangi bir
prime tabi olmadığı halde iş yerinde yemek verme imkanına sahip olmayan, ancak
bu yemek hizmetini dışardan temin eden işverene prim yükü getirildiği, bu düzenlemelerin
iptal edilmemesi halinde işverenler iş yerinde yemek vermeyi veya yemek bütçelerini
sınırlandırmayı tercih edeceklerinden yemek kartı ile yemek hizmetinin karşılanmasının
büyük oranda azalacağı, bu gelişmelerin yemek kartı sektörünün oluşturduğu teknolojik
yatırımı ve alt yapıyı atıl kılacağı ve yemek kartı sistemini sona erme noktasına
getirerek Derneklerini oluşturan şirketlerin ekonomik anlamda faaliyet gösterme
olanağını bitireceği, milyonlarca dolarlık alt yapı yatırımının işlevsiz kalacağı,
kısaca iptali talep edilen düzenleme nedeniyle yemek sektöründe hızlı bir çöküş
yaşanması ve milyonlarca işçi ve işveren arasındaki çalışma barışının bozulmasının
kaçınılmaz olacağı dikkate alındığında açıkça hukuka aykırı olduğu olan düzenlemelerin
iptali gerektiği ileri sürülmektedir.
DAVALININ_SAVUNMASI:
Usule ilişkin olarak, davanın süresinde açılıp açılmadığının ve davacının dava
açma ehliyetinin olup olmadığının resen incelenmesi ve 2577 sayılı Kanun'a aykırılığının
tespiti halinde usul yönünden davanın reddi gerektiği; esasa ilişkin olarak
ise; Kanun'da tahdidi olarak sayılan prime esas alınmayacak kalemlerin aksine
metinde sayılmayan kalemlerin prime esas teşkil edeceğinin açık olduğu, diğer
yandan kanun koyucu tarafından prime esas kazanca dahil olmayan kalemlerin ödeme
şekil ve yöntemine dair bir kısıtlama yapılmadığı, dolayısıyla hükmün yorumlanmasında
davacının ayni yardımlar dışında sayılanların istisnaya tabi tutulacak kazanç
tutarının salt nakdi olarak ödenmiş olması gerektiği yolundaki yorumu hatalı
olup tüm ödeme vasıtalarıyla ödenmesinin de prime tabi olması gerektiği, Kanun
metninde bu maddenin uygulanmasına dair usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak
yönetmelikle düzenleneceğinin açıkça belirtildiği, Kurum tarafından yapılan
düzenlemelerle prime esas kazançların neler olduğu, nasıl hesaplanması gerektiği,
yemek bedeli adı altında sigortalılara veya sigortalılar adına üçüncü kişilere
yapılan ödemelerin günlük asgari ücretin Kurum Yönetim Kurulu kararıyla belirlenen
yüzde 23,65'inin prime esas kazançtan istisna tutulmasının gerektiğinin belirlendiği
ve örneklerle de açıklanarak duyurulduğu, esasen yapılan değişikliklerin anlaşılmayı
kolaylaştırmak için bazı ifadelerin yerinin değiştirilmesinden ve daha önce
yemek bedeli için belirlenen günlük asgari ücretin %6'sı oranındaki sabit istisna
tutarının kaldırılarak bu oranı belirleme yetkisinin Kurum Yönetim Kuruluna
verilmesi nedeniyle Kurul kararıyla bu tutarın yaklaşık 4 katına tekabül eden
%23,65 oranına yükseltilmesinden ibaret olduğu, sigortalılara yemek bedeli adı
altında sağlanan menfaatin çalışma karşılığı verilmesi ve süreklilik arz etmesi
dikkate alındığında ayni yardım olarak nitelendirilerek primden muaf tutulmasının
mümkün olmadığı, kaldı ki bu tür ödemelerin yapıldığı yemek kartları ya da çeklerinin
sadece yemek ihtiyacının karşılanması yolunda kullanılmadığı, yemek dışındaki
ihtiyaçların da karşılanmasında (market alışverişi gibi) kullanımının söz konusu
olduğu, bu nedenle de tam bir ayni yardım olarak kabulünün mümkün olmadığı,
sonuç olarak 5510 sayılı Kanun'un 80. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde
primden istisna kalemlerin tahdidi olarak sayıldığı, bu sınırlama ile sigortalıların
prim kazancının ve Kurum gelirinin artırılmasının amaçlandığı, hem sigortalıların
hem de Kurum'un gelirlerinde meydana gelecek faydanın azalmaması amaçlandığı
için haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi gerektiği savunulmaktadır
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : .
DÜŞÜNCESİ: Davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : .
DÜŞÜNCESİ: Dava; 12/05/2010 tarihli, 27579 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan
Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği'nin 11/11/2022 tarihli, 32010 sayılı Resmi
Gazete'de yayımlanan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına
Dair Yönetmeliğin 1. maddesi ile değişik 97. maddesinin 7. fıkrasının (a) bendinin
ve bu Yönetmeliğe dayanılarak çıkarılan 2022/22 sayılı Genelge'nin 2.1.2 ve
2.1.4. maddelerinin iptali istemiyle açılmıştır.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun "Prime
esas kazançlar" başlıklı 80. maddesinde: "4 üncü maddenin 1. fıkrasının
(a) bendi kapsamındaki sigortalıların prime esas kazançları aşağıdaki şekilde
belirlenir.
a)Prime esas kazancın hesabında;
1)Hak edilen ücretlerin,
2)Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde yapılan
ödemelerin ve işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına
ve bireysel emeklilik sistemine ödenen tutarların,
3)İdare veya yargı mercilerince verilen karar gereğince yukarıdaki (1) ve (2)
numaralı alt bentlerde belirtilen kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara
o ay içinde yapılan ödemelerin, brüt toplamının esas alınır.
b)Ayni yardımlar ve ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, seyyar
görev tazminatı, kıdem tazminatı, iş sonu tazminatı veya kıdem tazminatı mahiyetindeki
toplu ödeme, keşif ücreti, ihbar ve kasa tazminatları ile Kurumca tutarları
yıllar itibarıyla belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, işverenler tarafından
sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine
ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin %30'unu geçmeyen özel sağlık sigortası
primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarlarının, prime esas kazanca tabi
tutulmaz." kuralı yer almıştır. Uyuşmazlığa konu Yönetmeliğin "Kanunun
4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıların prime
esas kazançları" başlığını taşıyan 97. maddenin 7. fıkrasının a) bendinde:
"İşveren tarafından iş yerinde veya müştemilatında yemek verilmemesi şartıyla
yemek bedeli adı altında sigortalılara veya sigortalılar için üçüncü kişilere
yapılan her türlü ödemelerin, günlük asgari ücretin Kurum Yönetim Kurulunca
belirlenen oranının fiilen çalışılan gün sayısı ile çarpılması sonucunda bulunacak
tutarı"n ... prime esas kazançların hesaplanmasında dikkate alınmayacağı
düzenlenmiştir.
Aktarılan kurala dayanılarak çıkarılan 2022/22 sayılı Genelge'nin dava konusu
edilen 2.1.2 maddesinde, işverenlerce sigortalılar için iş yeri veya müştemilatı
dışında kalan yerlerde üçüncü kişilere nakden yapılan yemek ödemelerine; 2.1.4
maddesinde de, sigortalılar için üçüncü kişilere yemek kuponu, yemek kartı,
yemek çeki vb. araçlarla fatura karşılığı ödenen yemek bedellerine ilişkin günlük
brüt asgari ücretin %23,65'inin fiilen çalışılan gün sayısı ile çarpılması sonucunda
bulunacak tutarın, prime esas kazanca dahil edilmeyeceği kuralı getirilmiştir.
5510 sayılı Kanunda prime esas kazanca tabi tutulmayacak unsurlar arasında ayni
yardımlara yer verildiği, yemek yardımının da ayni olarak sağlanması durumunda
prime esas kazançtan muaf olacağı, sigortalıya yemek bedelinin nakden ödenmesi
halinde de Kurumca yıllar itibarıyla belirlenecek tutarının kısmen prime esas
kazançtan muaf tutulacağı görülmektedir.
Uyuşmazlığa konu Yönetmelik ve Genelge kuralları ile Kanuni düzenlemenin dışında, Kanunda tanınmayan bir sınırlama, ölçüt getirilerek, ayni yardım olan yemek yardımının yapılmasına ilişkin olarak, yemeğin yenildiği mekandan hareketle bir ayrım yapıldığı, iş yerinde veya müştemilatında yemek verilmemesi şartıyla sigortalılar için üçüncü kişilere yapılan her türlü ödemenin, sigortalılara yapılan nakit ödeme ile aynı kapsamda değerlendirilmek suretiyle primden kısmen muaf tutulan kalemler arasına alınmıştır.
Yemek ihtiyacının iş yerinde ya da iş yeri dışında karşılanmasının ayni yardım nitelendirmesi yapılırken bir farklılık bulunmamaktadır. İş kolunun, işletmenin, iş(in) özel koşullarının da gereği olarak -doğrudan sigortalıya nakit ödeme yapılması dışında- yemeğin iş yerinde veril(e)mesi, hizmet sunucuları (lokanta) ile anlaşmak ve/veya yemek kartı, yemek çeki vb. yöntemlerle sigortalının yemek ihtiyacının iş yerinde veya iş yeri dışında karşılanması sağlanmasının, yardımın niteliğini değiştirmeyeceği gibi bu yardımının sayılan yöntemlerle karşılanması gelişen, ortaya çıkan koşullarına göre bir zorunluluk olarak da kendisini göstermektedir.
Yönetmeliğin iptali istenilen kuralının, yemek ihtiyacının hizmet sunucuları ile anlaşarak iş yerinde sağlanması halinde üçüncü kişiye ödenen tutarın, prime esas kazançtan muaf tutulması; iş yeri dışında yenilmesi halinde kısmen muaf tutulması sonucunu doğurması, çalışanların yemek yardımından eşit şekilde yararlanılması imkanını da kaldırdığı dikkate alındığında, Kanunun ayni/nakdi yardım ölçütü dışında yardımın sağlandığı mekana yönelik belirlemenin esas alınması Kanuni düzenlemeye aykırılık oluşturur.
Ayrıca Genelge'nin 2.1.1. maddesinin yemek hizmetinin üçüncü kişiler tarafından iş yeri veya müştemilatında sunması halinde, bu nedenle fatura karşılığı yapılan ödemelerin prime esas kazanca dahil edilmeyeceğini kabul ettiği, benzer yaklaşımın esasen benimsediği görülmektedir. Uyuşmazlıkta, 5510 sayılı Kanun'a göre, yemek yardımının sunulduğu mekandan bağımsız olarak, fatura karşılığı üçüncü kişilere nakden veya yemek kuponu, yemek kartı, yemek çeki vb. araçlarla ödenmek suretiyle iş kolu, iş ve iş yeri koşulları da dikkate alınarak sağlanan yemek yardımlarının sigortalıya nakden yapılan bir ödeme niteliği taşımadığından, ayni yardım kapsamında kabul edilmeyerek, sağlanan bu yardımın prime esas kazanca tabi tutulmasına ilişkin kurallarda hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, 5510 sayılı Kanun'da açıkça prime esas kazanç hesabında dikkate alınmayacağı belirtilen ayni yardım kapsamında kalan üçüncü kişilere nakden veya yemek kuponu, yemek kartı, yemek çeki vb. araçlarla ödenerek sağlanan yemek yardımlarının kısmen prime esas kazanca dahil edilmesi yolundaki Yönetmeliğin uyuşmazlığı oluşturan "...veya sigortalılar için üçüncü kişilere..." ibareleri ile Genelge'nin 2.1.2. ve 2.1.4. maddelerinin iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten
ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
12/05/2010 tarihli ve 27579 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sosyal Sigorta
İşlemleri Yönetmeliği'nin 97. maddesinin, 18/08/2021 tarihli ve 31572 sayılı
Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelikle eklenen 7. fıkrasının (a) bendinde,
"(7) Sigortalılara;
a) Yemek parası adı altında yapılan ödemelerin, işyerinde veya müştemilatında
işveren tarafından yemek verilmemesi şartıyla, fiilen çalışılan gün sayısı dikkate
alınarak günlük asgari ücretin % 6'sının, yemek verilecek gün sayısı ile çarpılması
sonucunda bulunacak miktarı, ...
prime esas kazançların hesaplanmasında dikkate alınmaz." kuralına yer verilmiş
iken; anılan kural, 11/11/2022 tarihli ve 32010 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan
Yönetmeliğin 1. maddesi ile, "(7) İşveren tarafından;
a) İşyerinde veya müştemilatında yemek verilmemesi şartıyla yemek bedeli adı
altında sigortalılara veya sigortalılar için üçüncü kişilere yapılan her türlü
ödemelerin, günlük asgari ücretin Kurum Yönetim Kurulunca belirlenen oranının
fiilen çalışılan gün sayısı ile çarpılması sonucunda bulunacak tutarı," şeklinde
değiştirilmiştir.
Ardından anılan Yönetmelik değişikliğinin uygulamasını göstermek amacıyla Sosyal
Güvenlik Kurumu Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü'nün 18/06/2020 tarihli ve 2020/20
sayılı İşveren İşlemleri Genelgesinin İkinci Kısmının "Kanunun 4 üncü Maddesinin
Birinci Fıkrasının (a) Bendi Kapsamındaki Sigortalılar Yönünden Sigorta Primine
Esas Olan Ve Olmayan Kazançlar İle Kısmen Prime Tabii Tutulacak Kazançlar"
başlıklı İkinci Bölümünde yer alan "2.1- Yemek paraları" alt başlığı
ve içeriği, aynı Genel Müdürlüğün 02/12/2022 tarihli ve 2022/2 sayılı, "Yemek
Bedeli" konulu Genelgesi ile 01/12/2022 tarihinden itibaren geçerli olmak
üzere değiştirilmiş; bu çerçevede "2.1.2 - İşverenlere sigortalılar için
üçüncü kişilere nakden yapılan yemek ödemelerinde uygulama" başlıklı alt
madde ile "2.1.4- Sigortalılar için üçüncü kişilere yemek kuponu, yemek
kartı, yemek çeki vb. araçlarla fatura karşılığı ödenen yemek bedellerine ilişkin
uygulama" başlıklı alt maddede de yeni düzenlemeler öngörülmüştür.
Bunun üzerine, davacı Dernek tarafından bakılan dava açılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
USUL YÖNÜNDEN:
Davalı idare tarafından, davacının bakılan davayı açmakta subjektif ehliyeti
bulunmadığı ileri sürülmüştür.
Davacı derneğin, kamu kurumları ve yerel merciler nezdinde yemek kartı sektörünü
temsil etmek, yemek kartını tanıtmak, kullanımını yaygınlaştırmak ve teşvik
etmek, yemek kartı faaliyetlerinin dayanağını oluşturan her türlü mevzuatın
günün ihtiyaçlarına göre şekillenmesini sağlayacak çalışmalar yapmak, sektörün
görünümünü sürekli takip ederek iyileştirmek amaçlarıyla yemek kartı şirketlerinin
kurup üye olduğu bir dernek olduğu; davaya konu Yönetmelik ve ilgili Genelge
hükümlerinin ise yemek kartı sektörünü doğrudan etkilediği anlaşıldığından;
davacı derneğin bakılan davayı açmakta hukuki menfaatinin, dolayısıyla sübjektif
dava ehliyetinin olduğu, bu nedenle davalı idarenin ehliyete yönelik itirazının
yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır.
Öte yandan davalı idare tarafından, davanın süresinde açılmadığı da iddia edilmiştir.
Dava konusu Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair
Yönetmeliğin, 11/11/2022 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlandığı, bu Yönetmeliğe
dayanılarak çıkarılan 2022/22 sayılı Genelge'nin 02/12/2022 tarihinde Kurumun
resmi internet sitesinde yayımlandığı, bakılan davanın ise 09/01/2023 tarihinde
açıldığı, bu itibarla 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesi
uyarınca 60 gün içinde açılan davanın süresinde olduğu anlaşıldığından, davalı
idarenin süre itirazı da yerinde görülmemiştir.
ESAS YÖNÜNDEN:
İlgili Mevzuat:
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun, dava konusu
düzenlemelerin yayımlandığı tarihte yürürlükte bulunan haliyle;
"Sigortalı sayılanlar" başlıklı 4. maddesinde,
"Bu Kanunun kısa ve uzun vadeli sigorta kolları uygulaması bakımından;
a) Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar,
sigortalı sayılırlar." hükmü;
"Prime esas kazançlar" başlıklı 80. maddesinin 1. fıkrasında,
"4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıların
prime esas kazançları aşağıdaki şekilde belirlenir.
Prime esas kazançların hesabında;
Hak edilen ücretlerin,
Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde yapılan ödemelerin
ve işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel
emeklilik sistemine ödenen tutarların,
İdare veya yargı mercilerince verilen karar gereğince yukarıdaki (1) ve (2)
numaralı alt bentlerde belirtilen kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara
o ay içinde yapılan ödemelerin, brüt toplamı esas alınır.
Ayni yardımlar ve ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, seyyar
görev tazminatı, kıdem tazminatı, iş sonu tazminatı veya kıdem tazminatı mahiyetindeki
toplu ödeme, keşif ücreti, ihbar ve kasa tazminatları ile Kurumca tutarları
yıllar itibarıyla belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, işverenler tarafından
sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine
ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin % 30'unu geçmeyen özel sağlık sigortası
primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarları, prime esas kazanca tabi
tutulmaz.
(b) bendinde belirtilen istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm
ödemeler ile ayni yardım yerine geçmek üzere yapılan nakdi ödemeler prime esas
kazanca tabi tutulur. Diğer kanunlardaki prime tabi tutulmaması gerektiğine
dair muafiyet ve istisnalar bu Kanunun uygulanmasında dikkate alınmaz."
hükümlerine; aynı maddenin son fıkrasında, "Bu maddenin uygulamasına ilişkin
usül ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir."
hükmü;
Yönetmelikler" başlıklı 107. maddesinde,
"Bu Kanunda bahsi geçen yönetmelikler bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren
bir yıl içerisinde çıkarılır. Kurum, bu Kanunun diğer maddelerinin uygulanmasına
ilişkin usül ve esasları yönetmelik ile düzenleme yetkisine sahiptir."
hükmü yer almıştır.
5510 sayılı Kanun'a dayanılarak çıkarılan ve 12/05/2010 tarih ve 27579 sayılı
Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği'nin
"Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıların
prime esas kazançları" başlıklı 97. maddesinin, 11/11/2022 tarihli ve 32010
sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan dava konusu Yönetmeliğin 1. maddesi ile değişik
7. fıkrasında, "İşveren tarafından;
a) İş yerinde veya müştemilatında yemek verilmemesi şartıyla yemek bedeli adı
altında sigortalılara veya sigortalılar için üçüncü kişilere yapılan her türlü
ödemelerin, günlük asgari ücretin Kurum Yönetim Kurulunca belirlenen oranının
fiilen çalışılan gün sayısı ile çarpılması sonucunda bulunacak tutarı, prime
esas kazançların hesaplanmasında dikkate alınmaz." hükmüne yer verilmiştir.
Dava konusu Yönetmelik değişikliği üzerine, Sosyal Güvenlik Kurumu Sigorta
Primleri Genel Müdürlüğü'nün 18/06/2020 tarihli ve 2020/20 sayılı İşveren İşlemleri
Genelgesinin İkinci Kısmının "Kanunun 4 üncü Maddesinin Birinci Fıkrasının
(a) Bendi Kapsamındaki Sigortalılar Yönünden Sigorta Primine Esas Olan Ve Olmayan
Kazançlar İle Kısmen Prime Tabii Tutulacak Kazançlar" başlıklı İkinci Bölümünde
yer alan "2.1- Yemek paraları" alt başlığı ve içeriği, aynı Genel
Müdürlüğün 02/12/2022 tarihli ve 2022/2 sayılı, "Yemek Bedeli" konulu
Genelgesi ile 01/12/2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere değiştirilmiş;
bu çerçevede Genelgenin "2.1.2" ve "2.1.4" alt başlıklı
maddeleri aşağıdaki şeklide yeniden düzenlenmiştir.
"2.1.2- İşverenlerce sigortalılar için üçüncü kişilere nakden yapılan yemek
ödemelerinde uygulama
İşverenlerce sigortalılar için işyeri veya müştemilatı dışında kalan yerlerde
üçüncü kişilere yemek bedeli adı altında fatura karşılığı nakden ödeme yapılması
halinde günlük brüt asgari ücretin %23,65' inin fiilen çalışılan gün sayısı
ile çarpılması sonucunda bulunacak tutar, prime esas kazanca dahil edilmeyecektir.
Örnek 4 : A işyeri işvereni çalıştırdığı sigortalısı için B Lokantasından yemek
hizmeti almak için anlaşmıştır. A işyeri işvereni ay içinde 22 gün fiilen çalışan
sigortalı için B lokantasına 2022/Aralık ayı için fatura karşılığı 1.200,00
TL yemek bedeli ödemiştir. B lokantasından yemek hizmeti alan sigortalı için
yemek bedeli adı altında yapılan ödemelerden prime esas kazanca dahil edilecek
tutar aşağıdaki şekilde hesaplanacaktır.
Brüt Günlük Asgari Ücret x % 23,65 = Günlük İstisna Tutarı
Günlük İstisna Tutarı x Ay İçinde Fiilen Çalışılan Gün Sayısı = Aylık İstisna
Tutarı
Yemek Bedeli- Aylık İstisna Tutarı= Prime Esas Kazanca Dahil Edilecek Tutar
215,70 TL x % 23,65 = 51,01 TL (Günlük İstisna Tutarı)
51,01 x 22 Gün = 1.122,22 TL (İstisna Tutarı)
00 TL - 1.122,22 TL = 77, 78 TL (Prime Esas Kazanca Dahil Edilecek Yemek Bedeli)
...
Sigortalılar için üçüncü kişilere yemek kuponu, yemek kartı, yemek çeki vb.
araçlarla fatura karşılığı ödenen yemek bedellerine ilişkin uygulama
Sigortalılara ay içinde yemek bedeli olarak nakit ödeme yapılmaksızın, çalıştıkları
işyerinin dışında yemek üretimi yapan başka firma veya şahıslar tarafından yemek
kuponu, yemek kartı, yemek çeki vb. karşılığında yemek verilebilmektedir.
Bu kapsamda sigortalılar için üçüncü kişilere yemek kuponu, yemek kartı, yemek
çeki vb. araçlarla fatura karşılığı yemek bedeli ödenmesi halinde günlük brüt
asgari ücretin %23,65' inin fiilen çalışılan gün sayısı ile çarpılması sonucunda
bulunacak tutar, prime esas kazanca dahil edilmeyecektir.
Örnek 6 : A sigortalısı için 2022/Aralık ayında yemek kartına yemek bedeli adı
altında 1.500,00 TL yüklenmiştir. Sigortalının ilgili ayda 22 gün fiilen çalıştığı
varsayıldığında yemek bedeli adı altında yapılan ödemelerden prime esas kazanca
dahil edilecek tutar aşağıdaki şekilde hesaplanacaktır. 215,70 TL x % 23,65
= 51,01 TL (Günlük İstisna Tutarı)
51,01 x 22 Gün= 1.122,22 TL (Aylık İstisna Tutarı)
1.500,00 TL - 1.122,22 TL = 377,78 TL (Prime Esas Kazanca Dahil Edilecek Yemek
Bedeli)"
Dava Konusu Yönetmelik Bendi ile 2022/22 sayılı Genelge'nin 2.1.2 ve 2.1.4.
Maddelerinin İncelenmesi:
Anayasa'nın 124. maddesinde, Cumhurbaşkanı, bakanlıklar ve kamu tüzel kişilerinin,
kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin
uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla yönetmelikler
çıkarabileceği hükmüne yer verilmiştir. Buna göre, idari teşkilat yapısı içinde
yer alan Bakanlıklar ile diğer kamu kurum ve kuruluşları, görev alanlarına ilişkin
olarak ve yönetmelik, yönerge, tebliğ, genelge ve talimat gibi çeşitli adlar
altında düzenleme yapabilmektedirler.
Bu düzenlemeler arasında uyulması gereken "normlar hiyerarşisi" kuramına göre, hukuk düzeni, farklı kademede yer alan Anayasa, kanun, yönetmelik ve diğer düzenleyici işlemlerden oluşan birçok normu içermekte ve her norm geçerliliğini bir üst basamakta yer alan normdan almaktadır. Normlar hiyerarşisine göre kanundan sonra gelen yönetmelik, genelge, tebliğ, talimat gibi düzenlemelerin ancak kanunda verilmiş olan hakkın kullanılmasının açıklanması ile ilgili olacağı, bu metinlerde kanun ile verilmiş olan hakkı genişletici veya daraltıcı mahiyette hükümlere yer verilemeyeceği hukukun genel ilkelerindendir.
Öte yandan, idarelerin, düzenleme yetkisini kullanırken kendilerine Anayasa
ve yasalarla çizilen çerçeve içinde takdir yetkisine sahip oldukları açıktır.
Ancak, bu takdir yetkisi, serbestçe kullanılabilecek bir keyfiyeti ifade etmeyip,
kamu yararı ve hizmet gerekleri açısından hukuka uygun olarak temellendirilmelidir.
Bu itibarla, idareye yasalarla tanınan takdir yetkisinin yargısal denetimi,
idari yargı organlarınca hukuka uygunluk, kamu yararı ve hizmet gerekleri ölçütleri
esas alınarak yapılmaktadır.
Uyuşmazlık, 5510 sayılı Kanun'un 4. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında
sigortalı olanlara işveren tarafından yapılan ayni ve nakdi yemek yardımlarının,
sigorta primine esas kazanca dahil edilip edilmeyeceği noktasındadır.
5510 sayılı Kanun'un 80. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinden de görüleceği üzere; 4. maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı olan hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlara işveren tarafından yapılan ayni yardımlar bütünüyle prime esas kazançtan hariç tutulurken, nakden yapılan yemek yardımlarının yalnızca davalı Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek kısmı (Kurum Yönetim Kurulunun 17/11/2022 tarihli ve 2022/323 sayılı kararıyla günlük brüt asgari ücretin % 23,65'i) sigorta priminden istisna tutulmuştur.
Dolayısıyla, ayni yardım kavramının tanımı, uyuşmazlığın çözümü bakımından
önem arz etmektedir.
Doktrinde ve Yargıtay kararlarında belirtildiği üzere, "ayni yardım",
sosyal veya kişisel bir ihtiyacın karşılanması için yapılmakta olup, işçinin
işverene sunduğu emeğin karşılığı olan ücret ya da sair yan ödemeler kapsamında
yer almayan sosyal amaçlı ödemelerdir. Bu nedenle, işçi tarafından ayni yardımın,
verilme amacı dışında, nakit ya da nakit yerine geçmek üzere bir ödeme aracı
olarak kullanılamaması, bu koşulları sağlamayan yardımların "nakdi yardım
veya ödeme" kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
Buna göre, yalnızca "ayni ya da nakdi yapılmış olması" ayrımını esas alarak yemek yardımını prime esas kazanç bakımından farklı sonuçlara tabi tutan 5510 sayılı Kanun hükmünün, yukarıdaki açıklamalarla birlikte değerlendirilmesinden; yardımın ayni ya da nakdi olarak tespitinde işçi- işveren ilişkisinin esas alınması gerektiği, bir başka ifadeyle işverenin yemek yardımını işçiye fiilen "yemek vermek" şeklinde sunması halinde, yemeğin işyeri ve müştemilatı içinde ya da dışında verilmesi fark etmeksizin yardımın "ayni yardım" kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, işverenin söz konusu yemek bedelini 3. kişilere nakden ödemesinin de bu durumu değiştirmeyeceği, zira 3. kişilere yapılan ödemenin işçi tarafından başka amaçlarla kullanmasının mümkün olmadığı, bu nedenle işçinin işverene sunduğu emeğin karşılığı olan ücret ya da sair yan ödemeler kapsamında değerlendirilemeyeceği, aynı şekilde işverenin yemek yardımını işçiye yalnızca yemek bedelini ödemede kullanılmak üzere "yemek kartı/çeki/kuponu gibi araçlarla ödemesi" halinde de, işçinin söz konusu ödeme aracını nakit ya da nakit yerine geçecek şekilde başka amaçlarla kullanmasının mümkün olmaması nedeniyle ayni yardımın söz konusu olacağı, bununla birlikte işverenin yemek yardımını işçiye "nakit ya da yemek bedeli ödeme dışında da kullanılabilecek yemek kartı/çeki/kuponu gibi araçlarla ödemesi" halinde ayni yardımda n bahsedilemeyeceği ve bu halde yapılan nakdi ödemenin yalnızca davalı Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek kısmının (Kurum Yönetim Kurulunun 17/11/2022 tarihli ve 2022/323 sayılı kararıyla günlük brüt asgari ücretin % 23,65'inin) prime esas kazanca tabi tutulmayacağı, bu tutarı aşan kısmının sigorta primine tabi olduğu sonucuna varılmaktadır.
Oysa, dava konusu Yönetmelik kuralı ile Genelge maddelerinde, yukarıda belirlenen yasal ayrımlar dikkate alınmaksızın; ayni yemek yardımları, salt işyeri veya müştemilatı dışında verilmesi nedeniyle ayni yardım olarak kabul edilmemiş, aynı şekilde işçilere ayni yardım olarak sunulan yemekler karşılığı 3. kişilere nakden ödeme yapılması nedeniyle ayni yardım niteliğinin değiştiği varsayılmış, ayrıca Genelgenin 2.1.5.1 maddesinde Genelgede geçen yemek kartı/çeki/kuponu ibarelerinden "yalnızca yemek bedellerini ödeme aracı olarak kullanılanların" kastedildiği açıkça belirtilmesine rağmen, sigortalılara, bu şekilde yapılan ödemeler de ayni yardım değil nakdi yardım/ödeme olarak kabul edilmiş ve söz konusu yardımların hepsinin Kurumca belirlenen tutarı aşan kısmı prime esas kazanca dahil edilmiştir.
Daha açık bir şekilde ve maddeler halinde ifade etmek gerekirse;
İşverenin sigortalıya işyeri veya müştemilatında kendi imkanlarıyla (kendi aldığı
malzemelerle kendi mutfağında yemek yapması suretiyle) yemek vermesi halinde,
söz konusu yemek yardımı "ayni yardım" kapsamında değerlendirilecek
ve prime esas kazanca dahil edilmeyecektir.
Dava konusu Yönetmelik kuralı da bu yöndedir. Ayrıca aynı husus Genelgenin 2.1.1 maddesinde düzenlenmiş olup dava konusu edilmemiştir. Dolayısıyla taraflar arasında bu konuda ihtilaf bulunmamaktadır.
İşverenin sigortalıya işyeri veya müştemilatında ve fakat 3. kişiden (yemek firmaları vb.) hizmet alımı suretiyle yemek vermesi halinde, söz konusu yemek yardımı "ayni yardım" kapsamında değerlendirilecek ve prime esas kazanca dahil edilmeyecektir.
Dava konusu Yönetmelik kuralı da bu yöndedir. Ayrıca aynı husus Genelgenin 2.1.1 maddesinde düzenlenmiş olup dava konusu edilmemiştir. Dolayısıyla taraflar arasında bu konuda ihtilaf bulunmamaktadır.
İşverenin sigortalıya işyeri veya müştemilatı dışında, 3. kişilere ait restoran ve bunun gibi yerlerde yemek vermesi ve söz konusu yemek bedelini 3. kişilere nakden ödemesi halinde, söz konusu yemek yardımının "ayni yardım" kapsamında değerlendirilmesi ve prime esas kazanca dahil edilmemesi gerekmektedir. Zira 5510 sayılı Kanun'un 80/1-b hükmünde yardımın ayni verilmesi prime esas kazançtan muaf tutulması için yeterli görülmüş ve yemeğin verileceği yer bakımından mekansal bir ayrıma (işyeri veya müştemilatı içi ya da dışı ayrımına) gidilmemiştir. Her ne kadar bu halde işveren tarafından yemek bedelinin 3. kişilere nakden ödenmesi söz konusu ise de, yardımın ayni olup olmadığının tespitinde işveren ile 3. kişi arasındaki ilişkinin değil, işveren ile yardımı n yapıldığı işçi arasındaki ilişkinin esas alınması zorunludur. Esasen, 3. kişilere yapılan bu ödeme, işçi tarafından başka amaçlarla kullanılamayacağından işçinin işverene sunduğu emeğin karşılığı olan ücret ya da sair yan ödemeler kapsamında değerlendirilemeyecek, bu nedenle de prime esas kazanca dahil edilemeyecek bir sosyal yardım niteliğinde kalacaktır.
Dava konusu Yönetmelik kuralı ile Genelgenin dava konusu 2.1.2 maddesinde, işverence sigortalılara işyeri ve müştemilatı dışında kalan yerlerde verilecek ve bedeli 3. kişilere ödenecek yemekler için yapılan ödemenin Kurumca belirlenen tutarı aşan kısmının prime esas kazanca tabi olacağı düzenlenmek suretiyle esasen "ayni yardım" kapsamında yer alan söz konusu yemek yardımının bir kısmının Kanun'a aykırı olarak prime esas kazanca dahil edildiği görülmektedir.
Bu nedenle, anılan kapsamdaki ayni yemek yardımlarını nakdi yardım olarak niteleyen dava konusu Yönetmelik kuralı ile Genelgenin dava konusu 2.1.2 maddesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
İşverenin sigortalıya işyeri veya müştemilatında ya da dışarda hiçbir surette fiilen yemek vermeyip yemek bedelini sigortalıya nakden ödemesi halinde, söz konusu yemek yardımı "nakdi yardım" kapsamında değerlendirilecek ve bu ödemenin davalı Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek kısmı (Kurum Yönetim Kurulunun 17/11/2022 tarihli ve 2022/323 sayılı kararıyla günlük brüt asgari ücretin % 23,65'i) prime esas kazanca tabi tutulamayacak, ancak bu tutarı aşan kısmı sigorta primine tabi olacaktır.
Dava konusu Yönetmelik kuralı da bu yöndedir. Ayrıca aynı husus Genelgenin 2.1.3 maddesinde düzenlenmiş olup dava konusu edilmemiştir. Dolayısıyla taraflar arasında bu konuda ihtilaf bulunmamaktadır.
İşverenin sigortalıya işyeri veya müştemilatı dışında, 3. kişilere ait restoran ve bunun gibi yerlerde yemek vermesi ve söz konusu yemek bedelini sigortalıya yemek kartı/çeki/kuponu gibi araçlarla ödemesi halinde, ikili bir ayrıma gitmek gerekmektedir.
Buna göre, yemek kartı/çeki/kuponunun, yemek bedelinin ödenmesi dışında hiçbir mecrada ve - nakit ya da nakit yerine geçecek şekilde- başka hiçbir amaçla kullanılamaması halinde, bahse konu yemek yardımının sosyal yardım niteliğini koruması ve işçiye emeği karşılığı verilen ücret ya da yan ödemeler vasfını taşımaması nedeniyle "ayni yardım" kapsamında değerlendirilerek yemek kartı/çeki/kuponuna yüklenen tutarın prime esas kazanca dahil edilmemesi gerekecektir.
Ancak yemek kartı/çeki/kuponunun, yemek bedelinin ödenmesi dışında başka mecralarda ve yemek bedeli ödeme dışında -nakit ya da nakit yerine geçecek şekilde- başka amaçlarla kullanılması halinde, bahse konu yemek yardımının "nakdi yardım" kapsamında değerlendirilmesi ve davalı Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek kısmının (Kurum Yönetim Kurulunun 17/11/2022 tarihli ve 2022/323 sayılı kararıyla günlük brüt asgari ücretin % 23,65'inin) prime esas kazanca tabi tutulmaması, bu tutarı aşan kısmının ise sigorta primine tabi olması gerekecektir.
Dava konusu Yönetmelik kuralında, işverenin sigortalıya işyeri veya müştemilatında yemek vermeyip 3. kişilere ait restoran ve bunun gibi yerlerde yemek vermesi halinde, bu yemek bedeli için sigortalıya yemek kartı/çeki/kuponu ile yapılan ödemenin nitelik ve koşulları bakımından herhangi bir ayrıma gidilmemiş, böylelikle başka bir mecrada ve yemek bedeli ödeme dışında başka bir amaçla kullanılmayan yemek kartı/çeki/kuponu aracılığıyla sigortalıya yapılan yemek yardımının ayni yardım niteliğini koruduğu göz a rdı edilerek nakdi yardım kapsamına alınmış, dolayısıyla söz konusu yardımın tamamının prime esas kazançtan istisna tutulması gerekirken yalnızca davalı Kurumca belirlenen tutar kadarlık kısmı prime esas kazançtan hariç bırakılmıştır.
2022/22 sayılı Genelgenin dava konusu 2.1.4 maddesine gelince; Genelgenin 2.1.5.1 maddesiyle yemek kartı/çeki/kuponuna yüklenen bedellerin sigorta priminden istisna olması için yalnızca yemek bedeli ödemesi amacıyla kullanılması gerektiği açıkça düzenlenmiş olmasına, dolayısıyla dava konusu 2.1.4 maddesinde işverence sigortalıya işyeri veya müştemilatı dışında 3. kişilere ait restoran ve bunun gibi yerlerde verilen yemeklerin bedellerinin yüklendiği yemek kartı/çeki/kuponunun yalnızca yemek bedeli ödemede kullanılacağı kabul edilmiş olmasına rağmen, anılan şekilde yapılan yemek bedeli ödemesi ayni yardım kapsamında ele alınması gerekirken nakdi yardım olarak değerlendirilmiş ve bu ödemenin davalı Kurumca belirlenen tutarı aşan kısmı prime esas kazanca dahil edilmiştir.
Bu nedenle, anılan kapsamdaki ayni yemek yardımlarını nakdi yardım olarak niteleyen dava konusu Yönetmelik kuralı ile Genelgenin dava konusu 2.1.4 maddesinde de hukuka uyarlık görülmemiştir.
Sonuç itibarıyla, Kanuna aykırı ayrımlara gidilmek suretiyle kurallar getirildiği açık olan dava konusu düzenlemelerde normlar hiyerarşisine ve hukuka uyarlık bulunmamıştır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
12/05/2010 tarihli ve 27579 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sosyal Sigorta
İşlemleri Yönetmeliği'nin, 11/11/2022 tarihli ve 32010 sayılı Resmi Gazete'de
yayımlanan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair
Yönetmeliğin 1. maddesi ile değiştirilen 97. maddesinin 7. fıkrasının (a) bendinin
ve bu Yönetmeliğe dayanılarak Sosyal Güvenlik Kurumu Sigorta Primleri Genel
Müdürlüğü tarafından yayımlanan 02/12/2022 tarihli, 2022/22 sayılı, "Yemek
Bedeli" konulu Genelge'nin 2.1.2 ve 2.1.4. maddelerinin İPTALİNE,
Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam . TL yargılama giderinin davalı idareden
alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca
. TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine,
Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya
iadesine,
Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava
Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 08/05/2024 tarihinde oy çokluğuyla
karar verildi.