Türkiye yolsuzlukla mücadelede 'orta' not aldı
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Dünya Bankası'nın çalışmasına
göre Türkiye'nin "hesap verilebilirlik", "siyasi istikrarsızlık
ve şiddet", "yönetim etkinliği", "hukukun üstünlüğü"
ve "yolsuzluğun kontrolü" ölçütleri bakımından puanının yükseldiğini,
ancak serbest piyasayı olumsuz olarak etkileyen politikaların ölçümüne dayalı
olarak oluşturulan "düzenleme külfeti" ölçütü bakımından puanının
düştüğüne işaret etti. Türkiye'nin her bir ölçüt bakımından orta sıralar civarında
yer aldığını belirten Şener, "Bu çalışma, Türkiye'nin iyi yönetişim hedefine
ulaşabilmesi için yoğun bir çaba gösterilmesi gerekliliğini ortaya koymaktadır"
dedi.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, AK Parti Bursa Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır'ın Dünya Bankası'nın 1996-2004 tarihlerini kapsayan yolsuzluk ve yönetişim kriterleri endekslerinin açıklamasının ardından Türkiye'deki yolsuzlukları önleme konusunda alınan ve alınacak tedbirlere ilişkin soru önergesini cevaplandırdı. Şener, söz konusu çalışmada 2002 ile 2004 yılı karşılaştırıldığında Türkiye'nin hesap verilebilirlik, siyasi istikrarsızlık ve şiddet, yönetim etkinliği, hukukun üstünlüğü ve yolsuzluğun kontrolü ölçütleri bakımından aldığı puanların yükseldiğini, sadece düzenleme külfeti ölçütü bakımından aldığı puanın aşağıya düştüğünü vurguladı. Başbakan Yardımcısı Şener, Dünya Bankası'nın 3 elemanı tarafından yapılan bu çalışmanın, Türkiye'nin iyi yönetişim hedefine ulaşabilmesi için yoğun bir çaba gösterilmesi gerekliliğini ortaya koyduğunu kaydetti.
"TÜRKİYE'DE 9 ADIMDA YOLSUZLUKLA MÜCADELE"
AK Parti iktidarında yolsuzluğa karşı mücadele amacıyla çeşitli önlemler alınması
yoluna gidildiğini belirten Şener, bu önlemleri şöyle sıraladı:
- 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu çıkarıldı. Kanun, demokratik ve saydam
yönetimin gereği olan eşitlik, tarafsızlık ve açıklık ilkelerine uygun olan
kişilerin bilgi edinme haklarını kullanmalarına ilişkin usul ve esasları düzenliyor.
- 2003 yılında Adalet Bakanı'nın onayıyla yolsuzluğa karşı özel bir çalışma
grubu kuruldu. Grubun temel görevi yolsuzluk ve usulsüzlük yapanlara verilecek
cezaları caydırıcı kılmak için önerilerde bulunmak.
- 2003 yılında yine Adalet Bakanı'nın onayıyla başka bir çalışma grubu oluşturuldu.
Çalışma grubu, farklı kanunlarda geçen ticari sır, bankacılık sırrı, askeri
sır, mahremiyet, gizli, gizlilik gibi kavramların kurum bazında yeniden tanımlanmasına
imkan veren ve ulusal güvenlik hariç gizliliği teşvik eden tüm unsurları inceleyecek
bir uzmanlık raporu hazırlamak ve devlet, bankacılık, ticari ve müşteri sırrını
daha somut ve dar bir şekilde ortaya koymakla görevlendirildi. Çalışma Grubu
Devlet Sırları Kanunu ile Ticari Sır Kanunu Taslaklarını hazırladı.
- Adalet Bakanlığı tarafından yolsuzluklarla etkin mücadele etmek amacıyla
Yolsuzlukla Mücadele Kanunu Tasarısı hazırlandı. Tasarı yolsuzluk suçlarının
kovuşturulması ve soruşturulmasında uygulanacak usul ve esasları belirliyor.
Tasarı yakın bir zamanda kanunlaşacak.
- Avrupa Konseyi'nin 'Yolsuzluğa Dair Ceza Hukuku Sözleşmesi' onaylanmasının
14 Ocak 2004 tarihinde uygun bulundu ve söz konusu sözleşme Bakanlar Kurulu
Kararıyla onaylanarak Resmi Gazete'de yayımlandı.
- Yolsuzlukla mücadelede etkin bir uluslararası işbirliğini öngören Avrupa
Konseyi'nin 'Yolsuzluğa Dair Özel Hukuk Sözleşmesi' onaylandı.
- 1997 yılında imzaya açılan Yabancı Kamu Görevlilerine Rüşvet Verilmesinin
Önlenmesi Hakkındaki OECD Sözleşmesinin gereğini yerine getirebilmek amacıyla
2 Ocak 2003 tarih ve 4782 sayılı Uluslararası Ticari İşlemlerde Yabancı Kamu
Görevlilerine Rüşvet Verilmesinin Önlenmesi İçin Bazı Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun çıkarıldı. Söz konusu kanun 11 Ocak 2003 tarihinde yürürlüğe
girdi.
- Avrupa Konseyi'nin Yolsuzlukla İlgili Sözleşmeleri'nin, imzacı devletler
tarafından uygulanıp uygulanmadığını denetlemekle görevli olarak kurulmuş bulunan
Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu'na Türkiye 1 Ocak 2004 tarihinde üye oldu.
- 2003 yılında TBMM bünyesinde milletvekillerinden oluşan bir soruşturma komisyonu kuruldu. Söz konusu komisyona, siyasi yaşamda geçmiş 5 yıllık dönemde yapılan yolsuzluktan soruşturma ve araştırma görevi verildi. Komisyon 57. Hükümet üyesi 6 bakanı özellikle kamu ihalelerinde yolsuzluk yaptığı iddiasıyla suçladı. TBMM Genel Kurulu ise komisyon raporunu söz konusu bakanları Yüce Divan'a gönderdi.
"TÜRKİYE YOLSUZLUKLA MÜCADELEDE ORTA SIRALARDA"
Şener, Dünya Bankası çalışanlarından Daniel Kaufmann, Aart Kraay ve Massimo
Mastruzzi tarafından 1996-2004 yıllarını kapsayan yönetişim göstergeleri çalışmasında,
yönetişimin altı boyutuna bakılarak 209 ülkenin yukarıdan aşağıya doğru sıralandığını
bildirdi. Şener, "Siyasi, medeni ve insan hakları ölçülerek hesap verilebilirlik
ölçütü, terörizm dahil şiddet benzeri tehditlerin ölçümü ve hükümetlerde değişiklik
dikkate alınarak siyasi istikrarsızlık ve şiddet ölçütü, kamu hizmetinin sunumunun
kalitesi ve bürokrasinin becerisine göre oluşturulan yönetim etkinliği ölçütü,
serbest piyasayı olumsuz olarak etkileyen politikaların ölçümüne dayalı olarak
oluşturulan düzenleme külfeti ölçütü, suç ve şiddetin olasılığı ve polis, mahkeme
ve sözleşmelerin uygulanmasındaki kalitenin ölçümüne dayalı hukukun üstünlüğü
ölçütü, son olarak küçük ve büyük rüşvetlerle irtikabı da içeren kamu gücünün
özel çıkarlar için kullanılması ölçümüne dayalı olarak yolsuzluğun kontrolü
ölçütüne dayalı altı kriter ile ülkelerin yönetişim düzeyi sıralaması incelenmiştir"
dedi. Çalışmanın Dünya Bankası'nın resmi görüşünü yansıtmadığını dile getiren
Şener, söz konusu çalışmada Türkiye'nin her bir ölçüt bakımından orta sıralar
civarında yer aldığını bildirdi.
Şener, "Ancak, 1996, 1998, 2000, 2002 ve 2004 yılları bakımından yapılan
bu incelemede, 2002 yılı ile 2004 yılı karşılaştırıldığında Türkiye'nin hesap
verilebilirlik, siyasi istikrarsızlık ve şiddet, yönetim etkinliği, hukukun
üstünlüğü ve yolsuzluğun kontrolü ölçütleri bakımından aldığı puanların yükselmiş
olduğu, sadece düzenleme külfeti ölçütü bakımından aldığı puanın aşağıya düşmüş
olduğu görülmektedir. Bu çalışma, Türkiye'nin iyi yönetişim hedefine ulaşabilmesi
için yoğun bir çaba gösterilmesi gerekliliğini ortaya koymaktadır" ifadesini
kullandı.