Hakim, mülakat davalarında bilirkişi incelemesi yaptırmalı
Danıştay 2. Dairesi, mülakat işlemlerinin iptali için açılan davalarda, hakimin bilirkişi incelemesi yaptırdıktan sonra karar vermesi gerektiğini belirtti.
Bilindiği üzere hem mesleğe giriş sınavlarında hem de meslekte iken belirli görevlere atanmada sözlü sınav/ mülakat yapılmaktadır.
Ancak, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 2009 yılında mahkemelerin inceleme yapmasına imkan tanımak amacıyla, sözlü sınavların kamera ile kayda alınması gerektiğine karar vermiştir. Karar için tıklayınız.
Bu karar sonrasında, bir çok mahkeme açılan davalarda, kamera kaydı alınmayan sözlü sınavların iptaline karar verdi.
Ancak, siyasi irade, mahkemelerin bu kararlarını aşabilmek için, kanunlara, "mülakat uygulamalarında herhangi bir kayıt yapılmayacağına" ilişkin hüküm koymuştur.
Hakim ve savcı adaylığına girişte konulmuş olan bu ibarenin benzeri, uzman ve uzman yardımcılığı mülakat sınavlarında uygulanmak üzere, 2011 yılında 657'nin ek 41. maddesine de şu şekilde konulmuştur: "Adaylar, komisyon tarafından üçüncü fıkranın (a) bendi için elli puan, (b) ila (f) bentlerinde yazılı özelliklerin her biri için onar puan üzerinden değerlendirilir ve verilen puanlar ayrı ayrı tutanağa geçirilir. Bunun dışında sözlü sınav ile ilgili herhangi bir kayıt sistemi kullanılmaz."
Son duruma göre şunu söyleyebiliriz:
Eğer uygulamanın dayanağını oluşturan bir kanuni düzenleme var ve bu kanuni düzenlemede kurumun yapacağı sözlü sınavda "herhangi bir kayıt sistemi kullanılamayacağı" açık bir şekilde yazılıysa, sözlü sınavdan başarısız sayılma işlemine karşı yapılabilecek pek bir şey kalmamaktadır. Sadece komisyon oluşumu gibi usule dair detaylardan dava açılabilir.
Ama sözlü sınavın dayanağını bir kanuni düzenleme oluşturmuyorsa, kamera kaydı yapılmadığı için, sözlü sınavdan başarısız sayılma işleminin iptali için idari yargıda dava açılabilir ve bu dava kazanılabilir.
Diğer taraftan, "sözlü sınav" kamera ile kayda alındığında, açılacak bir davada mahkeme hakiminin bilirkişi incelemesi yaptırması gerekmektedir. Danıştay İkinci Dairesi, geçen yıl aldığı kararda, bilirkişi incelemesi yaptırmayan mahkeme kararını bozmuştur.
İŞTE O MAHKEME KARARI
T.C.
D A N I Ş T A Y
İkinci Daire
Esas No : 2011/12141
Karar No : 2012/3254
Özeti : Sözlü sınava ilişkin görüntülü, sesli kayıt olması halinde bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği hakkında.
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Karşı Taraf : Milli Eğiitim Bakanlığı
Vekili : Hukuk Müşaviri …
İsteğin Özeti : Ankara 12. İdare Mahkemesince verilen 19.7.2011 günlü, E:2010/46, K:2011/1182 sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Temyizi istenen kararın yöntem ve yasaya uygun olduğu, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : Asiye Değirmenci
Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı: Ahmet Çobanoğlu
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek
bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin
birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden
hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının
onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi'nce dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından,
yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin işin gereği
düşünüldü:
Davacı, İzmir-Çiğli … İlköğretim Okulunda Müdür Yardımcısı olarak görev yapmakta iken, 2.3.2009 tarihinde katıldığı Milli Eğitim Bakanlığı Müfettiş Yardımcılığı sözlü sınavı sonucunda atanacak kontenjan içine dahil edilmemesine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.
Ankara 12. İdare Mahkemesinin 19.7.2011 günlü, E:2010/46, K:2011/1182 sayılı kararıyla; dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden, sınavın mevzuat hükümlerine uygun olarak yapıldığı, diğer taraftan Milli Eğitim Bakanlığı Müfettiş Yardımcılığı yazılı sınavında başarılı olan davacının 2.3.2009 tarihinde yapılan sözlü sınavına ilişkin olarak yapılan ara kararı üzerine verilen cevaptan sözlü sınav öncesinde soruların ve yanıtların hazırlanmış olduğu, ayrıca sözlü sınavda verilen yanıtların teknolojik imkanlardan yararlanılarak kayıt altına alındığı, davacıya sorulan 20 puanlık genel kültür sorusunun doğru cevabının "Evliya Çelebi" olup davacı tarafından doğru yanıtlandığı ve bu soruya verilen cevabın tam not olarak değerlendirilmesi gerekmekle birlikte, Kurul üyelerince tam not verilmiş olması halinde dahi sözlü puanını 1,8 puan artıracağı, oluşan yeni (yazılı-sözlü) ortalamasının ise 85,49 puan olacağı değerlendirildiğinde, ortalama puana göre davacının 6. sıradan 5. sıraya yükseleceği, ancak atama yapılabilecek 4 kişilik kontenjan içerisine giremediğinden atanmaya hak kazanamayacağı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Davacı, mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek bozulmasını istemektedir.
Dosyanın incelenmesinden, Milli Eğitim Bakanlığınca 2.3.2009 tarihinde yapılan Müfettiş Yardımcılığı giriş sınavının sözlü bölümüne Türk Dili ve Edebiyatı branşından katılan İzmir-Çiğli … İlköğretim Okulunda Müdür Yardımcısı davacının, anılan branş için belirlenen dört adet kontanjan içerisine giremediği, sınavın sesli ve görüntülü kayıt altına alındığı, davacı tarafından bu sınavda başarısız sayılması üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda, davacının, 2.3.2009 tarihinde yapılan sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı davada ara kararı ile getirtilen davacıya ait soru cevap anahtarı ve sınava ilişkin görüntülü sesli kayıt üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerekirken, bu yönde bir inceleme yapmaksızın davayı reddeden İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle Ankara 12. İdare Mahkemesince verilen 19.7.2011 günlü, E:2010/46, K:2011/1182 sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1/b. fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun'la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme'ye gönderilmesine, kullanılmayan 30,30 TL yürütmeyi durdurma harcının isteği halinde davacıya iadesine, tebliğ tarihini izleyen onbeş gün içinde Danıştay'a kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 4.6.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.