Yeni bir KHK ile ÖYP mağduriyeti giderilecek
CHP Bursa Milletvekili Ceyhun İrgil, hükümetin kendilerine verdiği bilgiye göre yeni bir KHK ile güvenlik soruşturması olumlu olan ÖYP'lilerin eski statülerine döndürüleceğini belirtti

CHP Bursa Milletvekili Ceyhun İrgil'in sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklama
Birkaç gündür yoğun bir şekilde YÖK toplantısı ile ilgili mesaj atıyor ve sorular
iletiyorsunuz. Haklısınız, tek tek yanıt yazmaya da zaman yok. Bu hafta TBMM
eğitim açısından önemli KHK'lerin görüşüldüğü ( ÖYP, Sözleşmeli öğretmen atamaları,
KYK burs ve kredileri vb) bir hafta da olduğu için görüşmeler çok yoğun olduğu
için bilgilendirme yazmakta geciktim. Kusura bakmayınız.
***
8 Kasım 2016 günü CHP Eğitim Kom. ve akademisyen üyeleri YÖK başkanlığında bilgilendirme
ve değerlendirme toplantısında davet edildik.
5 saati aşan toplantıda bir çok konuyu gündeme getirebilme şansımız oldu. YÖK
başkanı ve başkan vekillerinin sunumları ile başlayan toplantı ile ilgili izlenim
ve kişisel görüşlerim/algılarım konu başlıkları altında aşağıda özetlenmiştir
İlgililerin bilgilerine arz ederim.
***
ÖYP ve KHK ile DEĞİŞEN STATÜ
ÖYP'lilerin KHK ile haksızlığa uğradığını, kazanılmış haklarının elinden alındığı
bu KHk ile mağdur olduklarını, bu kararın ülkenin akademik yaşamı içinde bir
sıkıntı olacağı gibi bir çok sakıncayı anlattık.
YÖK bu konuda kararlı ve ısrarlı. Yani ÖYP'nin doğru bir uygulama olmadığını
düşünüyorlar. Bu konudaki en özet yorumları "ÖYP, yürüyen merdiven gibi ilk
adımı atıp garanti profesör olma yolu doğru değil" YÖK ÖYP'lilerin doktoralarını
tamamlamaları için geri çağrılma kararını iptal edildiğini, mecburi hizmette
de kalktığı için doktorasını tamamlayanların normal akademik başvuru yolu ile
üniversitelere devam edebileceği görüşünde. Ayrıca YÖK rektörleri öncelikle
bu ÖYP'lilerin kadrolara alınması konusunda teşvik edeceklerini de belirttiler.
Bu hafta ÖYP konusunda tüm parti yöneticileri ile görüştüm. Tüm görüşmeler olumlu
idi. TBMM'deki görüşmelerde haksızlığın giderilmesi için önerge hazırladık.
Ancak son anda başbakan yardımcısı ÖYP mağduriyetinin yeni bir KHK ile "güvenlik
soruşturmasında sorunu olmayanların aynı statü ve görevlerine iade edilebileceği"
sözü vermesi üzerine TBMM'den madde aynen geçti. Bu aşamada hükümetin
yeni bir KHK ile sorunu çözme sözünü takip etmekten başka bir yol yok. Bu
konuda hükümete özellikle sosyal medya üzerinden ve doğrudan görüşmelerle konun
acil çözümü için baskı oluşturmak gerekli.
İHRAÇ EDİLEN AKADEMİSYENLER
KHK ile ihraç edilen akademisyenler konusunda YÖK benim anladığım konu ile çok
ilgili değil. Bu ihraç listeleri daha merkezi bir kararla belirleniyor. YÖK'ün
de herkes ile birlikte haberi oluyor. Bu süreçte YÖK'ten bu konuda daha etkin
olması gerektiğini, rektörlerin kendi akademisyenlerini fişleyen ve ihbar eden
konumda olmasının, muhalif akademisyenlerden kurtulma fırsatçılığı yapmasının
kabul edilmez olduğunu ilettik. YÖK bu konuda tekrar bir değerlendirme komisyonları
oluşturulduğunu belirtti. ( Bu komisyonlar için belirleyici kriterleri sorduğumuzda
Bylock ve BankAsya'da anormal para hareketi vb. yanıtını aldık)
İhraç edilen akademisyenler için hukuki süreçlerin dışında en kolay yol elbette
tekrar KHK ile göreve iadeleridir. Benim görüşüm bu süreç YÖK'ü aşan bir konu.
Bu noktada YÖK'ün en önemli yararı rektörlerin işgüzar ve hukuksuz uygulamalarına
engel olması olacaktır.
Pasaportları iptal edilen ve alınan akademisyenler için İç İşleri Bakanlığı
ile görüşme yapılıyormuş.
Bu konuda genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu başbakan ile görüşmüş ve konunun tekrar
inceleneceğini ifade etmişti. Bu hafta mecliste görüşelecek ilgili KHK'de değişiklk
yapılabileceği söylenmişse de benim görüşüm; hükümet KHK'lerin mecliste değişikliği
konusunda çok olumlu bir yaklaşım içinde değil.
KAPATILAN ÜN. AKADEMİSYEN VE ÇALIŞANLARININ DURUMU
En ısrarcı olduğumuz konulardan biri, kapanana üniversitelerin hiçbir suçlama,
sorgu, soruşturma, yargı kararı olmaksızın işsiz kalan akademisyen ve çalışanlarının
herhangi bir aksi karar olmamasına rağmen tekrar çalışmalarının engellenmesinin
hem hukuki hem de vicdani olmadığını belirttik.
YÖK başkanı "bu insanları kaybetme lüksümüz yok, hiçbir üniversiteye bu akademisyenleri
alın veya almayın diye bir telkinim olmadı" dedi.
Bu konuda samimi iseler bu akademisyenlerin "çalıştırılmalarında sakınca yoktur"
resmi yazısının rektörlere gönderilmesini istedik.
Bu konuda bir ay içinde somut adımlar atılacağını ( sanırım güvenlik soruşturmasını
bekliyorlar) olumlu bir sonuca ulaşacaklarını belirttiler.
İzmir'de yeni açılan 2 üniversitenin bir an önce işlev kazanmasının çok önemli
olduğunu ve bu üniversitelere öncelikle deneyim ve başarı için kapanan ün. çalışanlarının
alınmasının çok daha iyi olacağını ilettik.
En somut sonuçlardan birini bu konuda alabildik. Daha sonraları atanmasını beklenen
rektör atamalarının ilk atama programı içine alınarak sürecin hızlandırılacak.
AÇIĞA ALINAN AKADEMİSYENLER VE ÇALIŞANLAR
YÖK bu hafta genel kurulun gündeminde bu konunun ele alınacağı, bu akademisyenler
ile ilgili sürecin bir ay içinde sonuçlandırılabileceğini belirtti. Rektörlerden
süreci hızlandırmaları istenecek.
Çalışanlar ile ilgili açığa alınmalarının YÖK dışında bir konu olduğu, çalışanların
doğrudan rektörlükler ve valilikler ile ilgili olduğu iletildi.
REKTÖRLÜK SEÇİMLERİ
YÖK tahmin edildiği gibi bu konuda taraf ve rektör seçimlerinin kaldırılmasını
destekliyor.
KHK kanunlaştıktan sonra AYM itiraz dışında seçenek kalmadı.
Boğaziçi Ün. rektör seçimlerinde yüzde 86 oy alarak seçilen rektörün atanmasının
yapılması gerektiğini ilettik. YÖK yasal sürecin tamamlanmadığı konusunda kararlı
( yani Boğaziçi rektör seçimi yok sayılacak)
Bu ana başlıkların dışında ;
72.740 öğretim üyesi
7.313.403 öğrencisi ile bir ülke boyutunda kurum olan YÖK,
yapısal bir değişiklik içinde.
- Yeni oluşturulacak KALİTE KURULU'na bir çok yetki devri yapılacak.
Bağımsız akademisyen ve kişilerden oluşan Kalite kurulu üniversiteleri mali,
idari ve akademik nitelik açısından denetleyecek.
- Misyon üniversiteleri oluşturulacak.
- Misyon odaklı doktora programları desteklenecek
- Post- doktora salt araştırmacı programı
- Araştırma izinlerinin bir yıl olması
- BAB burslarının miktarının arttırılması gibi konularda planlama yapılıyor.
YÖK bunları düşünüyor ama hazırlık yapıyor ama bir yandan da yeni anayasa paketinde
YÖK'ün kaldırılması gündemde... Anlayacağını büyük bir karmaşa ve belirsizlik
var.
SONUÇ OLARAK;
Tüm bu görüşmeler ve çabalar sorun odaklı ve palyatif çözümler için, asıl olan
ülkenin normalleşmesi, adil bir hukuk ve demokrasinin tekrar tesis edilmesidir.
Bu olmadıkça her gün başka bir hukuksuz uygulama ile uğraşacağız.
Bireysel kararlar, çabalar çağdaş bir hukuk devletini normlarına uygun değil.
Sistemler kişilerin gönlüne, bireysel kararlarına terkedilemez / terkedilmemelidir.
Devlet büyük bir travma geçiriyor. Elbette kendi korumalıdır ve tüm terör odakları
ile mücadele etmelidir. Bu mücadelede yargı ve evrensek hukuk kuralları asıl
olmalıdır.
Hukuksuz , sorgusuz ve yargısız keyfi kararlar, toptancı suçlama ve uygulamalar
kabul edilemez.
Saygılarımla...
Dr. Ceyhun İRGİL
Bursa Mv.