AİHM'de dava dilekçesinin kaybolduğu iddiası
Jyllands-Posten gazetesinde yayınlanan Hz. Muhammed'in karikatürlerine yönelik Danimarka Başbakanının tutumunun yol açtığı gösterilerde çok sayıda Müslümanın öldüğünü belirten savunan Zonguldaklı avukat, Danimarka Devleti'nin tazminat ödemesini talep ettiği dava dilekçesinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde (AİHM) kaybolduğunu iddia etti.
Danimarka'da Jyllands-Posten adlı bir gazetede 30 Eylül 2005 günü yayınlanan ve Hz. Muhammed'i terörist olarak gösteren karikatürler nedeniyle başlayan krizin ardından çok sayıda İslam ülkesinde protesto gösterisi düzenlendi.
Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen ile Dışişleri Bakanı Per Stig Möller'in, konuyu ifade özgürlü içinde kabullendiklerini bildirmeleri üzerine başladığı iddia edilen çok sayıda olayda, 200 civarında kişinin öldüğünü savunan Avukat Nedim Yüksel, ölen insanların ailesine verilmek üzere Danimarka Hükümeti aleyhine 10 milyon avroluk dava açılması için 1 Mart 2006'da AİHM'e dilekçe gönderdi.
Dilekçesinin AİHM'den alındığına yönelik mühür ve görevli imzasının yer aldığı posta teslim kartı kendisine ulaşan Yüksel, yaklaşık 7-8 ay beklemesine karşın olumlu ya da olumsuz cevap alamaması üzerine AİHM Türk masası yetkilileriyle görüşerek konunun araştırılmasını talep etti.
Fransa'nın Strasbourg kentindeki Türk yetkililerin kayıtlarda söz konusu konuyla ilgili herhangi bir dilekçe girişinin olmadığını bildirdiği Yüksel, 8 sayfalık dilekçesini tekrar göndermesine yönelik talebi davanın zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle reddedilme riskine karşı kabul etmedi.
Kendisine dilekçesinin kaybolduğuna dair belge gönderilmesi durumunda başvurusunu yenileyeceğini anlatan Yüksel, Dışişleri Bakanlığı bürokratlarıyla görüşerek 23 Şubat Cuma günü posta teslim kartını eklediği dilekçeyi konunun araştırılması için ilgililere gönderdi.
?İNSAN HAKLARI ADINA SKANDAL?
Yüksel, yaptığı açıklamada, mahkeme yazı işleri müdürlüğünden herhangi cevap alamaması üzerine gerçekleştirdiği araştırmada dava dilekçesinin kaybolduğunu öğrenmesi üzerine şoke olduğunu söyledi.
Karikatürlerin yayınlanmasından sonra asıl olayların Danimarka Başbakanı ve Dışişleri Bakanının açıklamalarının ardından yaşandığını savunan Yüksel, şunları kaydetti:
?Mısır, Pakistan ve Nijerya'da yaklaşık 200 kişi protesto gösterilerinde yaşamını yitirdi. Olayların çıkış nedeni ise Danimarkalı Hükümet yetkililerinin açıklamalarıdır. Bundan dolayı da devletin sorumluluğu vardır. Ölen kişilerin ülkeleri, AİHM'in yargı yetkisi içinde olmadığından yakınlarının buraya dava açmaları mümkün değil. Müslüman bir ülkenin avukatı sıfatıyla, yaşamını yitiren kişilerin ailelerine tazminat ödenmesi için dava dilekçesi gönderdim. Posta teslim kartında AİHM'e ait mühür ve imza olmasına karşın dilekçemin bulunmaması insan hakları adına skandaldır. Böyle bir olayın bugüne kadar yaşandığın duymadım. Sanırım bazı kişiler, Danimarka'yı korumak adına dilekçemi kaybetti.?
DANİMARKA'YA AÇILAN DAVALAR
AİHM'den Türkiye'ye aleyhine geçen yıl 780 civarında dava açılmasına karşın, Danimarka aleyhine açılan dava sayısının 2 olduğunu öne süren Yüksel, şöyle konuştu:
?Postayı teslim alarak tutanağa mühür ve imza atan kişi bulunmalıdır. Danimarka Hükümet yetkililerinin tutum ve davranışları, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine aykırıdır. Bugüne kadar bu ülkeye karikatür krizi ile ilgili dava açılmadı. Benim dilekçem nasıl olduğunu anlamadığım şekilde kayboldu. Dava kabul edilmese bile dilekçenin muhakkak bilgisayar kayıtlarında yer alması gerekirdi. İhmali bulunanlar tespit edilerek dava dilekçemin posta teslim tutanağındaki tarihe göre değerlendirilmesini bekliyorum. Dışişleri Bakanlığının incelemesini tamamlayarak beni yönlendirmesini sabırsızlıkla bekliyorum. Bunun peşini bırakmayacağım.?
Avukat Yüksel, derinlemesine araştırma gerçekleştirildiğinde başka dava dilekçe ve başvurularının da sümen altı edilip edilmediğinin ortaya çıkarılabileceğini, bu nedenle de durumun büyük önem arz ettiğini söyledi.