Öğretmen adayları naklen geçiş kontenjanın arttırılmasını istiyor
Aşağıdaki detaylar, Haber Gönder'e iletilen bilgiler ışında yayımlanmıştır.
Zoru başarıp, hem çalışan hem okumayı başaran ama öğretmen olması engellellenen,tüm Eğitim Fakültesi mezunu memurlar adına,
Öğretmen olma hakkımız engelleniyor.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasamızın 128.maddesinin 2.fıkrası der ki: "Memurların ve diğer kamu görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ve diğer özlük işleri kanunla düzenlenir." yine 70.maddesi "Her Türk, kamu hizmetlerine girme hakkına sahiptir. Hizmete alınmada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayırım gözetilemez."
Milli Eğitim Bakanlığı hiçe saymaktadır Anayasamızı. Öğretmen okulunu bitirmemize
rağmen kurumlararası geçiş kontenjanının çok az olması ve KPSS ile atanmamızın
engellenmektedir.)
657.Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 74.maddesinin 1.fıkrasında ise "Memurların
bu Kanuna tabi kurumlar arasında, kurumların muvafakatı ile kazanılmış hak dereceleri
üzerinden veya 68 inci maddedeki esaslar çerçevesinde derece yükselmesi suretiyle,
bulundukları sınıftan veya öğrenim durumları itibariyle girebilecekleri sınıftan,
bir kadroya nakilleri mümkündür." hükmü yer almaktadır.
Millli Eğitim Bakanlığı hiçe saymaktadır 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nu...
Bizim isteğimiz Milli Eğitim Temel Kanunu'nun 43. maddesinde belirtilen öğretmenliğin özel bir ihtisas mesleği ve Danıştay'ında benzer davalarda öğretmenliğin bir kariyer mesleği olduğunu Milli Eğitim Bakanlığı'nın kabul etmesi ve tüm bunları görmezden gelerek bizleri, bir ömür "memur oldunuz, memur kalın" mantığıyla görmesinden vazgeçmesidir. Zamanında öğretmenliğin "ö"sünden anlamayan çeşitli meslek gruplarının kısa süreli bir eğitim sonucu öğretmen olduğu zamanları da biliriz biz. Ama bizler, öğretmen yapılmasak da, öğretmen olmak isterken önümüze setler örülse de 4 yıllık eğitim fakültesi mezunuyuz. , Tüm bu uygulamaların sona erdirilmesi ve hakkımız olan öğretmenliğe geçmek için elimizden geleni yapacağımızı, tüm haklarımızı sonuna kadar arayacağımızı Milli Eğitim Bakanlığı anlamalıdır artık.
Bizim isteğimiz nedir?
1-Kurumlararası geçiş kontenjanın artırılması veya kurumlarası geçiş
için bizlere bir kontenjan verilmemesi ve tüm öğretmen adayları gibi KPSS sınavına
girerek atanmamızın yapılması. Şimdilik ertelenen Kamu Yönetimi Reform Tasarısısında
da yer "Memurun, ilk defa atanacaklar için yapılan merkezi sınav sonucuna
göre başka bir kurumdaki bir kadroya atanmasında kurumun muvaffakatı aranmaz."
düzenlemesinin bir an önce işleme konulması. Bu cümleden hem KPSS sonucuna göre
kurumlararası geçiş yapılabileceği hem de kurumun muvaffakiyetin gerekmediği
anlaşılmaktadır. Hem bu şekilde bir düzenlemenin yapılması planlaması yapılırken
hemde farklı şeyler uygulamak akla ve mantığa ters gelmektedir. Biz ayrıcalık
falan istemiyoruz sadece adilce bir yaklaşım istiyoruz. Torpil istemiyoruz.
Eşit şartlar altında sınav hakkı istiyoruz. En zor koşullarda okumuşuz bu ünvanı
elde etmek için zaten, bazılarımız gece okumuş gündüz çalışmış; bazılarımız
gündüz okumuş, gece çalışmış.
Zaten Danıştay memur olarak çalışırken KPSS 'ye giren ve atanan ama Milli Eğitim
Bakanlığının atamayı iptal etmesi sonucu, Danıştay'a , KPSS sonuç belgesi, Hizmet
Belgesi, Memur Olduğuna Dair Belge ve dilekçe ile başvuran bazı memurların atamalarının
iptalini reddedmiş ve aynı yerlere atanmalarını sağlamıştır. Tüm bunlara rağmen
inatla Milli Eğitim Bakanlığı yönetmeliklerinde ilgili değişiklikleri yapmamaktadır.
2- Kurumlarası geçişlerde, memur olarak hizmet süresi ve öğretmen olarak hizmet
süresi göz önüne alınarak atama yapılmaktadır. Zira bu uygulama çok yanlış bir
uygulama olup; 10 gün öğretmenlik hizmeti olan bir kişi 20 yıl memurluk hizmeti
olan bir kişiden daha öncelikli olmakta ve zaten öğretmen olmak için yıllarını
veren bir memur için öğretmenlik hayal olmaktadır.
3-Kurumlararası atama kontenjanında açıktan (yeniden) atama ile kurumlararası ilk atama kontenjanının oranın düzeltilmesi. Açıktan atamaya, toplam %2 oranında kurumlararası ve ilk atama kontenjanınının 3 / 4 'ü verilip; sadece 1 / 4 'ü kurumlarasına ayrılmaktadır. Örneğin 200 kişilik bir toplam kontenjanın 150'si açıktana (kurumlararsı yeniden) 50'si kurumlarası geçişe ayrılmakta.Bu 50 kişininde bölümler bazında ayrıldığını düşünüldüğünde 2 veya 3 er kişilik bir kontenjan uygulanması kurumlararası geçiş ile öğretmen olmak isteyen tüm eğitim fakültesi mezunu öğretmenlere bir hakarettir. Bu şekilde yapılan bir atama ile memur olan bir eğitim fakültesi mezunu uzun yıllar boyu beklemek zorunda kalacaktır. En verimli dönemlerinde öğretmenlik mesleğinden mahrum edilmektedir. Hem memurun hem devletin yaptığı o kadar emeğe, zamana, masrafa yazıktır.
Tüm bu uygulamalara bir son verilmesi bizim derdimizi hem gerekli mercilere hem de sizi takip eden milyonlara aktarmanız ve bize yardımcı olmanız hususunda memurlar.net yetkililerinin gerekli özeni göstereceği umuduyla.