Gümrük müşavirlerinden 'milli gümrük kanunu' talebi
İstanbul Gümrük Müşavirleri Derneği Başkanı Serdar Keskin: Türkiye'nin süratle milli bir gümrük kanunu yapması gerekiyor. Ticareti kolaylaştırırken çevremizdeki tehlikeleri de asla unutmamalı, ona göre tedbir almalıyız
İstanbul Gümrük Müşavirleri Derneği Başkanı Serdar Keskin, her ülkenin dış ticarette kendi menfaatini kolladığını belirterek, "Türkiye'nin süratle milli bir gümrük kanunu yapması gerekiyor. Ticareti kolaylaştırırken çevremizdeki tehlikeleri de asla unutmamalı, ona göre tedbir almalıyız." dedi.
Keskin, AA muhabirine, gümrük müşavirlerinin taleplerine ve yaşadığı sorunlara ilişkin açıklamalarda bulundu.
Her ülkenin dış ticarette kendi menfaatini kolladığını dile getiren Keskin, "Türkiye'nin süratle milli bir gümrük kanunu yapması gerekiyor. Yaklaşık 20 yıldır kullandığımız gümrük kanunu, Avrupa Birliği'nin bize dikte ettiği tercüme bir kanun. Komşularımız, iç kargaşanın hiç bitmediği ülkeler. Ticareti kolaylaştırırken çevremizdeki tehlikeleri de asla unutmamalı, ona göre tedbir almalıyız." ifadelerini kullandı.
Dış ticaret erbaplarının yasal bir zorunluluk olmamasına karşın gümrük müşavirleriyle çalıştıklarını belirten Keskin, dış ticaret işlemlerinin yaklaşık yüzde 92'sinin gümrük müşavirleri eliyle yürütüldüğünü söyledi. Keskin, antrepolar dahil olmak üzere, 2018'de gerçekleştirilen 7 milyon ithalat ve ihracat beyannamesinin 6,5 milyonun gümrük müşavirleri tarafından takip edilerek sonuçlandırıldığını aktardı.
"Gümrükte eşyam kaldı." denilen ürünlerin aslında gümrükte beklemediğini anlatan Keskin, "Bir eşyanın gümrük işlemi, gümrükte başladıysa en geç ertesi gün biter. Eşyanın mevzuat gereği diğer devlet kurumlarından ve bakanlıklardan alması gereken incelemeleri, testleri, izinleri, onayları vardır. Gümrükler gerek dijital alt yapısı gerekse organizasyon becerisi açısından oldukça gelişmiş durumdadır." diye konuştu.
Keskin, gümrük müşavirlerinin görevinin ürünler gümrüğe gelmeden çok önce başladığını kaydederek, ürünün siparişi verilmeden ya da imalatına başlamadan önce gümrük müşavirlerinden danışmanlık hizmeti almanın gümrükte yaşanabilecek sıkıntıları engelleyeceğine işaret etti.
- "En büyük sorunumuz tahsilat"
Gümrük müşavirlerinin mesleki sıkıntılarına da değinen Keskin, gümrük işlemlerinden doğan ardiye, nisbi aidat ve harç benzeri masrafların da gümrük müşavirleri tarafından ödendiğini söyledi. Keskin, bu ücretlerin tahsilatının 4 ayı bulduğunu ve uzun vadeli tahsilat nedeniyle camianın büyük sıkıntılar yaşadığını dile getirdi.
Ticaretin Kolaylaştırılması Kurulu'nun da üyesi olan Keskin, kurulda sahte teminat mektubunun önüne geçmek için teminat mektuplarının elektronik ortama taşınmasını önerdiklerinden bahsetti.
Başbakanlık genelgesiyle kurulan ve yeni yönetim sisteminde değişen görev tarifleri ve organizasyon yapıları nedeniyle Ticaretin Kolaylaştırılması Kurulu'nun yaklaşık bir buçuk yıldır toplanamadığını belirten Keskin, "Dış ticaretin gelişmesinde önemli rol alabilecek olan kurul tekrar hayata geçirilmeli. Hatta mümkünse doğrudan Cumhurbaşkanımıza, mümkün değilse Ticaret Bakanlığımıza bağlı olarak çalışmalı." önerisinde bulundu.
Keskin, dernek statüsünden oda statüsüne geçme arzusunda olduklarını aktararak, oda statüsü kazanmaları halinde Ticaret Bakanlığının da yükünü hafifleteceklerini, bu konuda siyasi iradenin en kısa zamanda önemli adımlar atacağına inandıklarını söyledi.
- "İstanbul Havalimanı'ndaki gümrük sayısı artırılmalı"
İstanbul Havalimanı'nda tek gümrük müdürlüğü bulunduğuna ve bu sayının artırılmasında fayda olduğuna işaret eden Keskin, şunları kaydetti:
"Atatürk Havalimanı'nda kargo ve yolcu olmak üzere iki gümrük müdürlüğü hizmet veriyordu. Yeni havalimanında çok büyük bir gümrük kapasitesi olacak. Şu an yolcu salonuyla kargo arasında 7 kilometre mesafe var. Benim önerim yolcu salonu, kargo ve kuryeye bakmak üzere 3 gümrük müdürlüğünün kurulması. Bu şekilde daha detaylı inceleme söz konusu olacaktır."