Yargıtay CGK Başkanvekili Metiner: Hipnoz davası müzakere salonunda görüşülmedi
Duruşmada tanık olarak dinlenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu Başkanvekili Haydar Metiner: Hipnoz davasında, Ahmet Zeki Üçok'un cezasının onandığını evime gittiğim sırada arabada radyodan öğrendim. Hipnoz davası müzakere salonunda görüşülmedi, kapalı kapılar ardında görüşüldü
Emekli Askeri Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok'un, üç astsubayın "hipnoz ve işkence" ile ifadelerini aldığı suçlamasıyla 7,5 yıl hapis cezasına çarptırıldığı kararı onayan heyetin başkanı, eski Yargıtay 8. Ceza Dairesi Başkanı Sedat Bakıcı'nın "FETÖ hiyerarşisine dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan yargılanmasına devam edildi.
İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmaya tutuksuz sanık Bakıcı ile avukatı katıldı.
Dosyaya gelen bilgi ve belgelerin Daire Başkanı Maruf Alikanoğlu tarafından okunmasının ardından, tanıkların dinlenmesine geçildi.
Tanık sıfatıyla ifadesi alınan Yargıtay Ceza Genel Kurulu Başkanvekili Haydar Metiner, Bakıcı'nın Yargıtay 8. Ceza Dairesine başkan seçildiğinde dairede üye olarak görev yaptığını hatırlattı.
Bakıcı'nın başka bir dairede üye olduğunu söyleyen Metiner, başka dairede görev yapan birinin diğer dairenin başkanlığına aday olmasının Yargıtay teamüllerinde istisnai bir durum olduğunu belirtti.
Metiner, sanık Bakıcı'nın "FETÖ'nün yargıdaki taktiksel beyin takımı"nda yer aldığı belirtilen ve örgüt yöneticiliğinden 17 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılan eski Yargıtay üyesi Hüseyin Yıldırım'ın isteği üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesi Başkanlığına aday olduğunun söylendiğini aktardı.
Bakıcı başkan olduktan sonra dairenin iş ve işlemlerinin FETÖ firarisi eski Yargıtay üyesi Mehmet Şahin'e verildiğini ifade eden Metiner, baskılar nedeniyle çok sayıda hakimin daireden ayrılmak zorunda kaldığını ileri sürdü.
Metiner, Bakıcı'nın Divan Üyesi olduğu dönemde aldığı 4 hakimin FETÖ'den açığa alındığını, bunun kayıtlarda da bulunduğunu söyledi.
Sanık Bakıcı'nın dairede elindeki mektup ve CD'leri göstererek "Üyeler arasında Ergenekoncularla görüşenler var" dediğini anlatan Metiner, kendisinin de "Bunu tehdit unsuru yapmayın, yasal gereği neyse onu yapın" karşılığını verdiğini bildirdi.
Tanık Metiner, 2014'teki Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyeliği seçimleri öncesinde tetkik hakimlerinin Kütahya gezisine götürüldüğünü, bu gezide FETÖ üyeliğinden hapis cezasına çarptırılan eski Yargıtay 8. Ceza Dairesi üyesi Muzaffer Karadağ'ın örgüt mensuplarının desteklenmesi yönünde telkinlerde bulunduğunun söylendiğini dile getirdi.
"Bakıcı'nın Daire Başkanlığını şeklen yaptığı, iş ve işlemlerin örgüt tarafından yürütüldüğü söyleniyor, bu dışarıda da biliniyordu." diyen Metiner, dairenin resmi mührünün kaybolmasının ardından Bakıcı'nın talimatıyla kendilerinin haberi olmadan odalarında arama yapıldığını belirtti.
- "Hipnoz davası"nın onama süreci
Kamuoyunda "Hipnoz davası" olarak bilinen ve emekli Askeri Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok'un, üç astsubayın "hipnoz ve işkence" ile ifadelerini aldığı suçlamasıyla 7,5 yıl hapis cezasına çarptırıldığı davada yerel mahkeme kararını onayan heyete sanık Bakıcı'nın başkanlık yaptığını ifade eden Metiner, şöyle devam etti:
"Hipnoz davasında, Ahmet Zeki Üçok'un cezasının onandığını evime gittiğim sırada arabada radyodan öğrendim. Ertesi gün dairedeki görevlilere sorduğumda kararın yazılmadığı söylendi. Karar yaklaşık 2 ay sonra yazıldı ve gerekçe 4 sayfaydı. Hipnoz davası müzakere salonunda görüşülmedi, kapalı kapılar ardında görüşüldü."
Tanık Metiner, sanık Bakıcı'nın FETÖ'nün telkinleriyle kaleme aldığı Yargıtay seçimlerinin hukuksuz olduğuna yönelik bildiriyi Yargıtay'da dağıttırdığını, bunun da Yargıtay tarihinde ilk olduğunu dile getirdi.
- "FETÖ beni Yargıtay'a sokmamayı bile amaçladı"
Duruşmada tanık olarak dinlenen emekli Yargıtay üyesi Hamdi Yaver Aktan da başka dairede üye olan Bakıcı'nın 8. Ceza Dairesi Başkanlığına aday olduğu dönemde kendisinin de daire üyesi olduğunu anımsattı. Bakıcı'ya adaylık sürecinde "Seni kim gönderdi?" dediğini aktaran Aktan, "O dönem 8. Ceza Dairesine adeta transfer yapılmıştır." ifadesini kullandı.
Bakıcı'nın başkan seçildikten sonra FETÖ firarisi eski 8. Ceza Dairesi üyesi Şahin'in başkan gibi çalıştığını, Şahin'in de "Burayı ben yönetiyorum" hissini verdiğini söyleyen Aktan, Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Müslüm Canpolat'ın sorusu üzerine FETÖ'nün kendisini Yargıtay'a sokmamayı bile amaçladığını, 8. Ceza Dairesine başkan olmasını istemediğini kaydetti.
Tanık Aktan, bir soru üzerine, 17-25 Aralık sürecinden önce FETÖ'nün karargahının Adalet Akademisi olduğunu, tüm organizasyonun buradan yapıldığını, bu tespitini çeşitli yerlerde de dile getirdiğini aktardı.
Tanık olarak dinlenen emekli Yargıtay üyesi Halit Baysoy ise Bakıcı'nın başkanlığı döneminde, FETÖ üyeliğinden 10 yıl hapis cezası verilen eski Yargıtay 8. Ceza Dairesi üyesi Mustafa Akarsu'nun başkan gibi, Mehmet Şahin'in ise idari işlerden sorumlu başkan gibi çalıştığını belirtti.
Bakıcı'nın talimatıyla Akarsu ve Şahin'in dairenin mührünün kaybolması nedeniyle haber vermeden, kendilerinin olmadığı bir zamanda odalarını aradığı bilgisini veren Baysoy, hipnoz davasına bakan heyette kendilerine yer verilmediğine işaret etti.
Tanık beyanlarının alınmasının ardından mahkeme heyeti duruşmayı erteledi.
- Ahmet Zeki Üçok ile ilgili süreç
Ahmet Zeki Üçok, 2009'da Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcısı olduğu dönemde, Kayseri'de "Fetullah Gülen Grubu" diye bilinen oluşumla ilgili soruşturma yürütmüş, Hava Kuvvetleri Komutanlığının elektronik yazışma sistemine girdikleri ve bazı TSK personelini "Ergenekon" örgütü üyesi göstermek amacıyla sahte emirler ürettikleri iddiasıyla 3 astsubay hakkında soruşturma açmıştı.
Astsubayların tutuklanmasından yaklaşık 9 ay sonra Ahmet Zeki Üçok, bu soruşturma sırasında astsubaylara hipnozla işkence yapmakla suçlanarak tutuklanmıştı.
Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 17 Nisan 2012'de Üçok hakkında işkence suçundan verdiği 7,5 yıl hapis cezası kararı, Yargıtay 8. Ceza Dairesince onanmıştı. Onama kararını veren heyete Bakıcı başkanlık yapmış, FETÖ'den hapis cezasına çarptırılan Muzaffer Karadağ ile Mustafa Akarsu heyet üyeleri arasında yer almıştı.
Üçok'un başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesi, yargılamanın yeniden yapılmasına karar vermişti. 2. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, dava konusu suçun Üçok'un askeri personel olduğu dönemde gerçekleşmesi nedeniyle dosyanın Askeri Yargıtaya gönderilmesine hükmetmişti.
Üçok'un itirazı üzerine Yargıtay, yeniden yargılamada Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesinin yetkili olduğuna karar vererek, dosyayı geri göndermişti. Bunun üzerine yapılan yargılamada Üçok, delil yetersizliğinden beraat etmişti.