Hızlı yargı için 'adalet polisi' geliyor
Narin'in öldürülmesi, hapiste bulunması gerekirken sokakta gezen 19 suç kayıtlı bir caninin kadın polis Şeyda Yılmaz'ı şehit etmesi ve bunun gibi onlarca cinayet sorumlusunun elini kolunu sallayarak gezmesi "adli soruşturmalar" ve "delil toplamada" bir "yanlışlık" olduğunu ortaya koydu. İlk etapta Adalet Bakanlığına bağlı "adli kolluk" kurulması gündeme geldi.
Hiç gelmeyen adalet, 'cezasızlık' algısı toplumu gererken, sonunda AK Parti hükümeti bu drama "dur" demek için çalışmalara başladı. Narin'in öldürülmesi, 19 suç kaydı bulunan bir caninin, kadın polis Şeyda Yılmaz'ı şehit etmesi ve üst üste gelen kadın cinayetleri, MASAK raporu ispatlanan dolandırıcılıklarına rağmen Dilan Polat ve Engin Polat'ın tahliye edilmesi, son günlerde tartışma konusu olan adli olaylarda soruşturmaların etkin yürütülmediği, delillerin zamanında toplanmadığı tartışmalarını gündeme getirdi.
GÖRÜŞ AYRILIKLARI
Özellikle Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığının delillerin zamanında toplanması veya soruşturmaların etkinliği konusunda zaman zaman görüş ayrılığına düştükleri de biliniyor. Soruşturmalar mahkeme aşamasına geldiğinde, kolluktan gelen deliller yeterli olmadığı veya eksik olduğu için, suçlu durumundaki kişiler ya tahliye ediliyor ya da hiç tutuklanmıyorlar.
POLİS YAKALIYOR
Bu durum kamuoyunda 'Polis yakalıyor, mahkeme bırakıyor' algısının yanı sıra, suç işleyenlerin ceza almadığına yönelik tartışmaları da beraberinde getiriyor. AK Parti ve hükümet bu tartışmalara son vermek için adli kollukla ilgili önemli bir adım atmaya hazırlanıyor. Delillerin zamanında toplanması ve soruşturmaların etkinliğinin artırılması için Adalet Bakanlığına bağlı adli kolluk teşkilatı kurulması önerisi gündeme geldi.
BU SEFER TAMAM
Adli kolluk ile idari kolluğun birbirinden ayrılması geçmişte de tartışma konusu olmuş, adli kolluk yönetmeliği çıkarılmış, ancak uygulaması istenilen düzeyde gerçekleşmemişti. İçişleri Bakanlığı buna itiraz etse de AK Parti'nin son seçim beyannamesinde de Adalet Bakanlığına bağlı adli kolluk teşkilatının kurulacağı, böylece polisin adli ve idari görevleri arasındaki ayrımın kesin olarak belirleneceği ifade edilmişti.
YETERSİZ DELİLLER
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da, delillerin zamanında toplanmamasının toplumda rahatsızlığa sebep olduğunu belirterek "Kişiler serbest kaldıktan sonra birtakım delillerin görüntülerin ortaya çıkması toplumda rahatsızlığa sebep oluyor. Dolayısıyla soruşturma aşamasında bu görüntülerin elde edilebilmesi, delillerin elde edilebilmesi konusundaki soruşturmanın daha etkin olabilmesiyle ilgili neler yapılabilir? Bizim seçim beyannamemizde adli kollukla ilgili bir düşünce vardı. Bu yeniden konu tartışılabilir" diye konuştu.
UZMANLAŞMA ŞART
AK Parti kaynakları da, son günlerdeki tartışmaların temelinde adli kollukla ilgili sıkıntıların olduğunu belirterek "Savcılar delil toplama dahil birçok konuda problem yaşayabiliyor. Polis, kime bağlı ise onun talimatı ile çalışıyor. Uzmanlaşma da olmuyor. Adli kolluk savcıların emrine verilir ve ayrı bir yapılanma kurulursa, uzmanlaşma da olacaktır. Savcı şu anda polisten ne gelirse ona göre soruşturma yapıyor" değerlendirmesini yaptı.
YÜCEL KAYAOĞLU