Cinayet gibi
Ümraniye'deki hastaların kendilerine kullanım süresi geçen ilaçların verildiğini fark etmelerinin ardından başlatılan operasyonda gözaltı sayısı 50'ye yükseldi. Şebekenin çöp konteynerlerinden ilaç topladığı ortaya çıktı
İstanbul'un da aralarında bulunduğu 6 ilde gerçekleştirilen eşzamanlı sahte ilaç operasyonunda gözaltı sayısı 50'ye yükseldi. Şebekenin, hastanelerde kullanım süresi geçtiği için çöp konteynerlerine atılan ilaçları toplayarak piyasaya sürdükleri belirlendi. Şebekenin yaygın olarak kullanılan kanser ve diyaliz ilaçlarının aralarında bulunduğu bazı ilaçların sahtesini yaparak piyasaya sürdüğü de ortaya çıktı.
15 milyon dolar zarar
Ümraniye'de tedavi gördükleri hastanelerde kendilerine kullanım süresi geçen kanser ilaçlarının verildiğini fark eden hasta ve hasta yakınları, Ümraniye Cumhuriyet Savcılığı'na şikâyetçi oldu. Savcılık olayın araştırılması için Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne talimat verdi. 3 ay süren çalışmanın ardından İstanbul'la birlikte Samsun, Batman, İzmir, Ankara ve Bursa'da eşzamanlı operasyonlar gerçekleştirildi. Operasyonlarda, 3 TIR dolusu ilaç ele geçirildi. Şu ana kadar yapılan tespitlerde devletin 15 milyon dolarlık zarara uğratıldığı belirlendi.
Önceki gün başlayan operasyon kapsamında ilk gün ecza deposu sahipleri ve eczacıların da aralarında bulunduğu 38 olan gözaltı sayısı, dün 50'ye yükseldi. Gözaltına alınan 50 kişiden 40'ının üniversite mezunu olduğu bildirildi. Grubun şebeke halinde çalıştığı, A.Ç. ve K.S.Ç. tarafından yönlendirildiği ileri sürüldü. Yetkililer, gözaltı sayısının artacağını belirterek, operasyon kapsamında sahte ilaçları hastalarına veren doktorlar hakkında da araştırmanın sürdüğünü bildirdi.
Kanser ilacı da var
Yapılan araştırmalarda, şebekenin hastanelerde kullanım süresi geçtiği için çöp konteynerlerine atılan ilaçları toplayarak tekrar piyasaya sürdükleri belirlendi. Bazı hastanelerdeki hastabakıcılarla da bağlantıya geçen şebekenin, kullanım süresi geçen ilaçları bu kişilerden aldıkları da saptandı. Şebekenin kullanım süresi geçen ilaçların yanı sıra kanser ilaçlarının da aralarında bulunduğu çok sayıda ilacın sahtesini yaparak sattığı tespit edildi. Şebekenin özellikle, fiyatları yaklaşık bin YTL olan ve anemi ile bağırsak kanseri tedavisinde yoğun olarak kullanılan ilaçları sattıkları belirlendi.
İlaç çetesinin bazı hastane, doktor ve hastabakıcılarla anlaştıkları da ortaya çıktı. Yönteme göre, anlaşmalı hastane, doktor ve hastabakıcılar, çeteye reçete getiriyor. Çete de ilaç vermiş gibi gösterip barkodu kesip devletten ücretini alıyor. İlacı "orijinalmiş" gibi paketleyip sahte barkodla piyasaya süren çete, böylece aynı ilacı iki kez satmış oluyor.
Şebekenin ayrıca Türkiye'de ürettiği çok sayıda sahte ilacı yurtdışından ithal edilmiş gibi göstererek piyasaya sürdükleri belirlendi. Bazı ecza depolarından çaldıkları ilaçları da hastane ve eczanelere pazarladığı tespit edildi. Sahte ya da kullanım süresi bitmiş ilaçların daha çok İstanbul dışında Anadolu'ya gönderildiği, buradan da aynı şekilde süresi geçmiş ilaçların toplatıldığı iddia edildi.
Polis yetkilileri, ele geçirilen ilaçlardan örneklerin Hıfzıssıhha ve İl Sağlık Müdürlüğü'ne gönderildiğini, laboratuvar incelemelerinin beklendiğini kaydetti. Yetkililer, "özellikle internet ortamından ilaç sipariş edilmemesi, bir süre kullanılıp tedaviye cevap vermeyen ilaçların yetkililere bildirilmesi, ucuz ilaç satan yerlere ilgi gösterilmemesi" konusunda vatandaşları uyardı.
Bu bir cinayettir
Zafer Kaplan (İstanbul Eczacı Odası Başkanı): "Bize bu konuyla ilgili olarak hiçbir bilgi gelmedi. Bu tabii bir rezalet, bir cinayettir. Miadı geçmiş, ne olduğu bilinmeyen ilaçları koyup bunu vatandaşa bir şekilde verip satıyorlarsa, bu insan sağlığı ile oynamaktır. Bu olayın sorumluları ciddi bir cezaya çarptırmalıdırlar. Vatandaşlar da miadı dolmuş ilaçları en yakın eczaneye götürsünler. Eczaneleri bu anlamda kullanmak lazım. Ama bu ortaya çıkan hadise, organizedir. Bu insan sağlığını tehdit eden bir suç organizasyonu."
Tarihi geçenleri çöpe atmayın
Prof. Dr. Ece Genç (Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi - Farmakolog): "Sahte ya da tarihi geçen ilaç mide ve bağırsak sisteminde bulantı ve kusmaya neden olabilir. Yanlış bir ilaç aldığınızda bu tamamen bir zehir demektir. Vücutta sıvı kaybına neden olarak ölüme kadar gidebilir. Son kullanma tarihi geçen ilaçlar kesinlikle çöpe ya da tuvalete atılmamalı, onları etkisiz hale getirmek gerekir. Bu da kimyasal bir işlem, evlerde yapılması zor. Süresi geçen ilaçlar eczanelere teslim etmeli.
Daha büyük bir yapı ihtimali
Prof. Dr. Gençay Gürsoy (Türk Tabipleri Birliği Başkanı): "Olay başlı başına vahim. Ama beklenmedik bir olay değil. Sağlığın bu derece piyasalaştığı ve hastalık üzerinden kâr edildiği bir düzende bu tip olayları beklemek lazım. Yanlış kullanılan ilaç özellikle çocuk ve gençlerde ölüme bile neden olabilir. Tarihi geçen ilaçların toplu piyasaya sürülmesi, daha büyük ticari yapıların da işin içine girdiği, eczanelerin de üstünde depolar aracılığıyla ya da fabrikalarla olduğu ihtimalini doğuruyor."